Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları

Kıtalar

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları“ isimli stratejik raporu yayımladı

TASAM’ın 82. Stratejik Rapor’u olarak yayımlanan çalışma 30 sayfadan oluşuyor. Rapor, Melanezya, Mikronezya ve Polinezya olarak isimlendirilen üç bölgeden oluşan Pasifik Adalarını küresel rekabet penceresinden inceliyor.

Stratejik rapor şu bölümlerden oluşuyor: GİRİŞ, Bölgede ABD-Batı Hâkimiyeti, ÇHC’nin Pasifik Adaları’na Nüfuz Etmesiyle Bozulan Dengeler, Solomon Adaları Krizi, Solomon Adaları Krizi Sonrası Küresel Rekabet, Değerlendirme ve Öz Geçmiş.

Stratejik raporun Giriş kısmında şu ifadelere yer verilmiş: “Pasifik Adaları sözcüğü coğrafi olarak Pasifik Okyanusu’nda konuşlu, Güney Amerika kıyıları da dâhil olmak üzere, bütün adaları ifade eder. Pasifik Okyanusu’nda konuşlu çok fazla ada, takımada, adacık, atol ve resif gibi coğrafi yapı mevcut olduğu için siyasi literatürde Pasifik Adaları sözcüğü genelde, Avustralya civarındaki adaları (Okyanusya Kıtası) akla getirir. Bu kapsamda Pasifik Adaları, 14 bağımsız devlet, ABD ve Fransa tarafından yönetilen küçük ada devletleri ile “Serbestçe Bağlanmış Devletler (Freely Associated States FAS)“ statüsüyle büyük devletlere bağlanmış, genelde küçük ve az nüfuslu ada devletlerini ifade eder. Bunların içinde en büyük ve kalabalık olanı Papua Yeni Gine’dir. Eski Batı sömürgesi olan bu ülkelerin bazıları üzerinde büyük Batı ülkelerinin, dolaylı veya doğrudan yönetim bağı vardır.

Pasifik Adaları üç ana grup altında tasnif edilir; Melanezya, Mikronezya ve Polinezya. Mikronezya; Palau, Mikronezya Federal Devletleri, Marshall Adaları, Kiribati, Nauru ile Amerikan bölgeleri olan Guam ve Kuzey Mariana Adaları’nı ihtiva eder. ABD’nin, Palau ve Mikronezya Federal Devletleri ile FAS bağı vardır. Melanezya; Papua Yeni Gine, Fiji, Solomon Adaları ile Fransa tarafından yönetilen küçük adaları kapsar. Polinezya; Tuvalu, Samoa, Tonga, Niue, Cook Adaları, Amerikan Samoası, Fransız Polinezyası ile dağılmış bölgeleri küçük adaları ifade eder. Niue ve Cook Adaları Yeni Zelanda ile FAS ilişkisi içerisindedir.

II. Dünya Savaşı sürecinde Japonya ve ABD arasında ciddi savaşlara sahne olan Pasifik adaları, II. Dünya Savaşı sonrasında, ABD, Birleşik Krallık ve Fransa tarafından nükleer deneme sahası olarak kullanılmıştır. ABD, Birleşik Krallık ve Fransa, Pasifik adalarını nükleer deneme sahası olarak kullanmaktan kolay vazgeçmemiş, bu coğrafyada nükleer denemelerin sonlanması zaman almıştır. Yeni Zelanda’nın ciddi çabaları neticesinde 1985 yılında kabul edilen, “Güney Pasifik’i Nükleer Denemelerden Arındırma Anlaşması (South Pacific Nuclear Free Zone Treaty)“ bu noktada önemli bir adım olmuş ve küresel farkındalık oluşmasına katkı sağlamıştır. Bundan sonra küresel-çevreci sivil toplum örgütleri, özellikle Fransa ile bu konuda ciddi bir mücadeleye girmiştir.

Fransa’nın 1995-96 yıllarında bölgede yeni denemelere başlaması sonrasında, Avustralya ve Yeni Zelanda dâhil olmak üzere, bölge ülkelerinde büyük tepki ortaya çıkmıştır. Böylece küresel kamuoyu oluşturularak, “Nükleer Denemelerin Yasaklanması Anlaşması“na giden süreç başlatılmış ve bölge zamanla nükleer deneme alanı olmaktan kurtulmuştur. Bölgedeki nükleer denemeler sonlansa da, ada ülkeleri diğer kitle imha silahlarının araştırma ve deneme alanı olmaktan kurtulamamıştır. Örneğin ABD, 1960’lı yılların sonlarına kadar nükleer test bölgesi olarak kullandığı Marshall Adaları’na bağlı Kwajalein Atolü’ndeki Ronald Reagan Balistik Füze Deneme Üssü’ndeki faaliyetlerine devam etmiştir. Doğal olarak, bu bölgede insan hayatına ciddi zarar veren emareler ve hastalıklar da aynı şekilde devam etmiştir“.

Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik AdalarıStratejik Raporu’nu indirmek için lütfen resme TIKLAYINIZ.
 

Çin – Afrika İş Birliği Forumu (FOCAC) aracılığıyla ilişkilerini kurumsallaştıran ve 21. yüzyılda Afrika’daki rekabetin çıtasını yükselten Pekin, günümüzde Afrika’nın dış ilişkilerinde en çok dikkat çeken aktör konumundadır. Çin, Afrika ile ilişkilerini “kazan – kazan iş birliği“ ve “kapsamlı strat...;

2000 yılından bu yana üç yılda bir dönüşümlü olarak gerçekleştirilen forumlar, Çin – Afrika ilişkilerini kurumsallaştıran iş birliği platformu olarak bilinmektedir. 2006, 2015 ve 2018’deki buluşmalar, Devlet ve Hükûmet Başkanları düzeyindeki yoğun katılımlarla “2006 Pekin Zirvesi ve 3. FOCAC”, “2015...;

Uluslararası ilişkilerde güvenlik, devletlerin dış politika stratejilerinde önemli bir rol oynamaktadır. Geçmişte genellikle askeri tehditler ve savunma stratejileriyle ilişkilendirilen güvenlik kavramı, günümüzde çok yönlü ve karmaşık bir yapıya sahiptir. Ekonomik krizler, çevresel felaketler, terö...;

Bundan yıllarca önce İngiltere Kraliçesi II. Elizabet’in 16 Mayıs 2008’de İstanbul’a gelen ve Dolmabahçe önüne demirleyen HMS İllustration adlı gemide verdiği resepsiyon hatırlardadır. Ülkemizde ve dünyada çok ilgi çeken bu resepsiyon Kraliçe’nin İngiltere’deki sarayında verdiği resepsiyon ile özdeş...;

Eğitim, kısaca, bireyde arzu edilen davranışların oluşturulması süreci olarak tanımlanmaktadır. Hem kişisel yönden hem devlet açısından eğitim, oldukça hassas ve sosyal bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca, eğitim, genel itibariyle, sonuçlarının ve/veya çıktılarının değerlendirilebilmesi iç...;

I. Dünya Savaşı sonrasında ikinci bir dünya savaşının gerçekleşmesiyle idealizmin ürettiği teorilerin pratikteki yetersizliği uluslararası ilişkiler alanında bir teori krizi oluşturmuştur. Neorealizm, dış politikanın hem iç hem de dış faktörlerden etkilenmesiyle yeni bir teori olarak oluşmuştur. İra...;

2024 yılında dünya altın fiyatlarının uzun dönemde en yüksek seviyelerde seyretmesi, küresel ekonomideki çeşitli faktörlerin etkisiyle açıklansa da, en belirgin etki küresel savaş beklentisi kuşkusuz. Savaş beklentisinin görünen en kolay yansıması kuşkusuz aşırı yükselen altın fiyatları. 2024 yılınd...;

Halen gelişmiş ülkelerin kontrolü altında olan Denizcilik Sektörü gelişmekte olan ülkelerin de gelişmesi ve refah seviyesinin arttırılması açısından önemli bir ekonomik faaliyet alanıdır. Bu sektör Dünya ekonomisi ve ticareti ile çok fazla ilişkili, karmaşık, riskli ve pek de şeffaf olmayan bir ulus...;

10. İstanbul Güvenlik Konferansı (2024)

  • 21 Kas 2024 - 22 Kas 2024
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 2

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Nis 2024 - 11 May 2024
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 1

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Oca 2024 - 10 Şub 2024
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2023 Dönem 1

21. yüzyıl güvenlik sorunlarının dönüşümünü takip edebildiğimiz bir dönem olarak dikkat çekmektedir.

  • 11 Kas 2023 - 02 Ara 2023
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Türkiye - AB İlişkilerinin 60. Yılı ve Geleceği Konferansı

  • 24 Eki 2023 - 24 Eki 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar ve başarıyı...