Stratejik Savunma İncelemesi 2025 - İngiltere

Yorum

İngiltere kısa süre önce "Stratejik Savunma İncelemesi 2025" başlıklı kapsamlı bir stratejik savunma belgesi yayınladı. Belge, NATO’yu savunmanın merkezine koyan bir “Önce NATO” yaklaşımını net şekilde vurguluyor. İngiliz savunma bakanı Healey'e göre stratejik savunma planlarının orduyu '10 kat daha ölümcül' hale getireceğini söyledi. Belgeye biraz daha yakından bakalım....

İngiltere kısa süre önce "Stratejik Savunma İncelemesi 2025" başlıklı kapsamlı bir stratejik savunma belgesi yayınladı. Belge, NATO’yu savunmanın merkezine koyan bir “Önce NATO“ yaklaşımını net şekilde vurguluyor. İngiliz savunma bakanı Healey'e göre stratejik savunma planlarının orduyu '10 kat daha ölümcül' hale getireceğini söyledi. Belgeye biraz daha yakından bakalım.

Belgenin alt başlığı: "Britanya'yı Daha Güvenli Hale Getirmek - içerde güvenli, dışarda güçlü" şeklinde yapılandırılmış. Belgeye göre: "Dünya değişti. Şu anda karşı karşıya olduğumuz tehdit, Soğuk Savaş'tan bu yana hiç olmadığı kadar ciddi ve daha az öngörülebilir. Birleşik Krallık Avrupa'da savaş, Rusya'nın artan saldırganlığı, yeni nükleer riskler ve yurtiçinde siber saldırılarla karşı karşıya." Belgeye göre insansız hava araçları artık geleneksel topçu silahlarından daha fazla insan öldürüyor ve yeni teknolojiyi eline en hızlı kim geçirirse o avantajlı olacak.

Belgeye göre bu değişim İngilizlerin caydırıcılık ve savunma stratejisinde bir dönüm noktası niteliğinde. Bu stratejiye göre İngiltere tehditleri caydırmak ve Avrupa-Atlantik'te güvenliği güçlendirmek için savaşa hazır olma durumuna geçiyor: "Birleşik Krallık Avrupa güvenliğinde daha fazla sorumluluk üstlenmeye başladıkça, 'önce NATO' savunma politikasına sahip olmalı ve İttifak içinde liderlik etmeliyiz."Belge önümüzdeki on yıl içinde değişim sözü vererek daha ölümcül bir NATO'nun altını çiziyor. Savunma harcamalarının bu çerçevede önce GSYİH'nın yüzde 2.5'ine daha sonra da 2027 yılından itibaren de yüzde 3'e çıkarılması planlanıyor.

Belgenin savunma vizyonu şu şekilde: Savaşa hazırlığa geçiş: Gelecek için donatılmış daha ölümcül bir 'entegre güç' oluşturmak ve güçlendirilmiş anavatan savunması. Büyüme için mobilizasyon: Sanayi ile yeni bir ortaklık, radikal tedarik reformları ve Birleşik Krallık işletmelerinin desteklenmesi yoluyla istihdam ve refahın artırılması. 'Önce NATO': Yeni teknoloji ve güncellenmiş konvansiyonel kabiliyetlerle NATO'da liderlik ederek Avrupa güvenliğine adım atmak. Ukrayna'dan alınan dersler: Silahlı Kuvvetlerimizi daha güçlü ve güvenli hale getirmek için insansız hava araçlarından, verilerden ve dijital savaştan yararlanmak. Total toplum yaklaşımı: Ulusal dayanıklılığa katılımı genişletmek. (Bu madde bana biraz Çin'in askeri-sivil füzyon yaklaşımını hatırlattı.)

Yani özetle İngiliz ordusu konvansiyonel ve dijital kapasitenin aynı anda kullanıldığı hibrit bir yaklaşıma evriliyor. Tankları ve topları tamamlayan SİHA'lar ve hızlı tedarik özellikle vurgulanıyor. Ayrıca ordu ile özel sektör ve hatta tüm toplum ile arasındaki engellerin kaldırılmasına vurgu yapılıyor.

Belgeye bir önsöz yazan Başbakan Keir Starmer'ın şu sözleri dikkat çekiyor: "Temel gerçek açıktır: karşı karşıya kaldığımız tehditlerin adım adım değişmesi, bu tehditleri karşılamak için İngiliz savunmasında da adım adım bir değişim gerektirmektedir. Ulusal güvenliğimizle asla kumar oynamayacağız. Bu alanda en büyük zihniyet değişimini sağlamamız gerekiyor. Güvenlik ve savunmayı ön plana ve merkeze koymak."

İşin ayrıntılarına gelince belgede tam zamanlı asker sayısının 76.000 olacağı zikredilmiş. Ayrıca otonom deniz araçları ile zenginleştirilmiş bir hibrit donanmadan bahsediliyor. Yeni nesil hava kuvvetleri de es geçilmezken hava savunmasına 1 milyar euro ayrılacağı belirtilmiş. Mühimmat konusunda 6 milyar euroluk bir yatırım söz konusu. Ayrıca AUKUS kapsamında 12 yeni denizaltı. Öte yandan 2030 yılına kadar stratejik bir yedek gücün kurulması da planlanmış.

144 sayfalık belgede bunun gibi birçok veri bulunuyor. Belgenin NATO'ya öncelik verdiğini ve "savaşa hazır olma durumunu" yansıttığını söylemek mümkün. Ayrıca "total toplum" yaklaşımı Churchillvari bir seferberlik yaklaşımına işaret ediyor.
İngilizler hem Rusya gibi jeopolitik hem de yeni nesil savaşların yaygınlaşması ve derinleşmesi gibi teknolojik iki temel problem ile karşı karşıya. Savunma bütçesi konusundaki yüzde 3 hedefi muğlak; buna ulaşmak için nerden kesinti olacak belli değil. Ayrıca NATO sürekli yüzde 5 derken neden geride kalındığı konusu da muamma.

Hülasa İngilizler geleceğe uygun, daha ölümcül ve entegre bir ordu talep ediyor ve bunu inşa etmenin derdine düşmüş durumda. Bu çerçevede NATO ile birlikte hareket etme ve tüm toplumu bu çerçevede değerlendirme istidadı ağırlık kazanıyor. Ukrayna'da çıkarılan dersler ve savunma sanayisinin geliştirilmesi hedefleri ile tablo tamamlanıyor.

Eleştirilere gelince belgede sık sık “wartime pace of innovation“ vurgusu var. Ancak bu vizyonun pratiğe nasıl döküleceği belirsiz. Ayrıca teknolojik sistemlerin savaş alanında “her derde deva“ olabileceği yanılgısı hataya açık bir yaklaşım.
Total toplum yaklaşımı önemli ama bunun çerçevesi ve katılımın sınırları net değil. İnsan gücü konusunda tam bir hesaplama yok gibi. Dolayısı ile bu yaklaşım biraz yüzeysel kalmış.

Belgede Çin de unutulmamış. Çin'in sofistike ve ısrarlı bir meydan okuma olduğu belirtilmiş: "Çin, ekonomik, teknolojik ve askeri yeteneklerini giderek daha fazla kullanarak Hint-Pasifik bölgesinde hakimiyet kurmayı, ABD etkisini zayıflatmayı ve kurallara dayalı uluslararası düzene baskı yapmayı hedeflemektedir. İngiltere Savunma Bakanlığı, nerede ve kiminle savaşırsa savaşsın Çin teknolojisiyle karşı karşıya kalma olasılığıyla yüzleşmek zorundadır."
İlgili belge için bkz: https://t.co/upvLsvazN7
 
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2813 ) Etkinlik ( 228 )
Alanlar
TASAM Afrika 80 655
TASAM Asya 100 1132
TASAM Avrupa 23 659
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 300
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1413 ) Etkinlik ( 56 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 25 628
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 191
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1307 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 521
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2065 ) Etkinlik ( 84 )
Alanlar
TASAM Türkiye 84 2065

Politikalarının bazı yönlerini anlamak zor olsa da yönetimin ulusal güvenlik stratejisinin özünde bir mantık bulunuyor. Trump yönetimi; daha önce ABD’nin benimsediği ve küresel düzenin inşa edilip sürdürülmesini hedefleyen stratejiyi yanlış bir yaklaşım olarak değerlendiriyor ve Amerikan gücünü tüke...;

Amerika Birleşik Devletleri ve Çin şu günlerde çok az konuda hemfikir, ama üst düzey yetkililerin aynı fikirde olduğu şaşırtıcı bir konu var: dünya çok kutuplu düzene geçiyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, verdiği ilk röportajlarından birinde ABD’nin geçtiğimiz on yıllarda tadını çıkardığı tek k...;

Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın mesleki deneyim, bilgi ve araştırmalarına dayalı deniz temalı felsefi, tarihî, bilgi veren ve anılarını da içeren ilginç makalelerini derlediği “Denizden Çıkan Yazılar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak yayımlandı. ;

Osmanlı ve kısmen de Cumhuriyet dönemine ait genel tarihin deniz veçhelerindeki ilginç olaylarını kısa hikayeler şeklinde özetleyen Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın “Osmanlıdan Cumhuriyete Deniz Tarihimizde İz Bırakan Olaylar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak...;

BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) küresel sistemde yükselen güçlerin sesi olma iddiasıyla ortaya çıkan ve özellikle Küresel Güney’in taleplerine dikkat çekmeyi amaçlayan önemli bir platformdur. Ancak bu yapının halen tam anlamıyla kurumsal bir uluslararası örgüt olmadığı açıkça...;

Çin Ningxia Üniversitesi Çin-Arap Araştırmaları Enstitüsü Direktörü ve CICIR eski başkan yardımcısı Li Shaoxian, Weibo’da dikkat çeken yorumlar yaptı.;

Devletlerin güvenlik politikaları, yalnızca mevcut tehditlere karşı alınan önlemlerle değil, tehditleri nasıl tanımladıkları ve bu tehditleri ne ölçüde tarihsel, ideolojik ya da stratejik olarak kurguladıklarıyla doğrudan ilişkilidir. Bu bağlamda İsrail, güvenlik doktrinleri açısından istisnai bir ö...;

24-25 Haziran 2025 tarihlerinde Lahey'de yapılan NATO zirvesinden daha ölümcül bir ittifak olma hedefi ile "savunma harcamalarını arttırma" kararı çıktı. Üye ülkeler, savunma harcamaları kapsamında 2035 yılına kadar GSYİH'ın %5'ine karşılık gelen bir yatırım yapma taahhüdünde bulundu. ;

9. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

7. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

4. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

8. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

2. Yeniden Asya Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 1

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Oca 2024 - 10 Şub 2024
  • İstanbul - Türkiye

11. İstanbul Güvenlik Konferansı (2025)

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

1. Yeniden Asya Güvenlik Forumu

  • 21 Kas 2024 - 22 Kas 2024
  • İstanbul - Türkiye

Geçmişte büyük imparatorluklar kuran Çin ve Hindistan, 20. asırda boyunduruktan kurtularak bağımsızlıklarına kavuşmuş ve ulus inşa sorunlarını aştıkça geçmişteki altın çağ imgelerinin cazibesine kapılmıştır.

Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinin bugünü ve geleceğinin ele alındığı Avrupa Birliği Sempozyumu, Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) ile Türk Avrupa Bilimsel ve Eğitimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) işbirliğinde 02 Şubat 2018’de İstanbul Taksim Hill Otel’de gerçekleştirildi.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) bünyesinde yaptığımız bilimsel çalışmalar ile Dünya ve Türkiye’deki gelişmeleri kavrama ve analiz etmeye yönelik çabalarımızın ortaya koyduğu açık bir gerçek var: Aktörleri, kuralları, vizyonu eskisinden çok farklı olan yeni bir uluslararası sistem il...

Türk insanının, Osmanlı zamanında olsun, Cumhuriyet döneminde olsun, stratejik düşünceler üretebildiği ve bunları karar organları üzerinden uygulamaya geçirebildiği tarihi bir gerçektir.Bu özellik tarihte her ülke ve her toplum için geçerli olmamıştır.

“III. Uluslararası Türk - Afrika Kongresi“ 4 - 6 Aralık 2007 tarihleri arasında İstanbul'da Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi - TASAM'ın ev sahipliğinde gerçekleştirildi. III. Uluslararası Türk - Afrika Kongresi'ne, Afrika Birliği'ne üye ülkelerden Afrika Birliği nezdinde kıta hakkındaki çalı...