- Giriş
Ticarî çıkarların ötesinde bütün ulusal çıkarlar için de aynı riske karşı aynı strateji seçilebilir. Özellikle bu strateji çerçevesinde aktörler arasında denizdeki ticaret güzergahları ile uyumlu şekilde limanlar üzerinde dengeli bir kontrol mekanizmasının kurulması ve böylece denizlerin serbest kullanımı idealine yaklaşılması mümkün görülebilir. Nitekim Soğuk Savaş’ın sona ermesinden sonra, küresel ABD askerî üslerinin potansiyel rakiplerini caydırmayı amaçladığı iddia edilmektedir. Çin açısından ise barış koruma misyonları, Cibuti ve Gvadr’da bulunan liman ve üs Afrika, Orta Doğu ve Pakistan’da tehdit altındaki Çinli işçilerin tahliyesini kolaylaştırma amacına hizmet ederken Çin donanmasının projeksiyonunu da genişletmekte ve potansiyel rakiplere karşı denge idealine yaklaştırmaktadır. Ancak diğer taraftan uluslararası alanda rekabeti artırdığı iddiasında bulunmak mümkündür.
Cibuti’de bulunan yabancı askerî tesislerin tümü birbirinden yaklaşık 15 kilometre uzaklıktadır. Bu tesisler, Cibuti şehrinin ana limanı, havaalanı ve Fransızların işlettiği hava sahasının bulunduğu Balbala’nın güney bölgesi etrafında kümelenmiştir.
Literatürde Cibuti’nin, büyük ölçüde plansız ve giderek artan bir şekilde, NATO ve AB güçleri arasında ve ötesinde yeni askerî ve deniz işbirliği biçimleri için bir laboratuvar haline geldiği ifade edilmektedir. Ayrıca bu uluslararası rağbet sayesinde, küçük ve yoksul bir ülke olan Cibuti’nin uzun vadeli kira gelirleri ile istikrarını garanti altına alabileceği iddia edilmektedir. Ancak öncelikle Cibuti sonra Afrika Boynuzu için böyle bir istikrarın garanti görülmesi tartışmalıdır. İstikrar olsa bile bu istikrar antidemokratik rejimler için sağlanmış olacaktır. Bu nedenle çalışma özellikle çok kutuplu dünya sistematiğinde mevcut olan küresel rekabeti Cibuti ve yabancı askerî üsler özelinde detaylandırmayı amaçlamaktadır. Bu sayede Cibuti’de askerî üslerin varlığı özelinde mevcut olan rekabetin, bölgesel istikrara ve güvenliğe nasıl bir etkide bulunduğu veya bulunabileceği sorularına cevap vermek mümkün olacaktır.
- Cibuti’nin Jeopolitik ve Jeoekonomik Önemi
Aden Körfezi’nin ve Babül Mendep Boğazı’nın uluslararası deniz ticaretinin önemli yolları olmasına ek olarak komşu olduğu diğer Doğu Afrika ülkelerine göre (Etiyopya, Eritre, Somali ve yer yer bağımsız bir aktör olarak ortaya çıkabilen Somaliland) daha istikrarlı olması, tarihsel olarak “çatışma çölündeki vaha“ olarak tanımlanmasına neden olmaktadır.
Diğer yandan Doğu Afrika’da son yıllarda büyük miktarda hidrokarbon kaynağı keşfedilmiştir. Ayrıca Somali’nin deniz alanlarındaki doğal kaynakları arasında petrol ve doğalgaz rezervleri de yer almaktadır. Somali’ye benzer şekilde Etiyopya da Somali bölgesel yönetiminin Ogaden Havzası’nda büyük miktarda gaz ve petrol rezervi bulunmaktadır. Etiyopya’nın karaya kilitlenmiş konumu ve Somali’nin istikrarsız ve kırılgan devlet yapısı göz önüne alındığında Cibuti bölgede keşfedilen yer altı kaynaklarına ulaşım için de en stratejik noktalardan biri olarak görülebilir. Özellikle doğal kaynaklara erişim için güvenli ticaret yollarının tesisi Cibuti’deki Çin askerî varlığının temel nedenlerinden biri olarak kabul edilebilmektedir.
Devamı için...