Kökenleri Mezopotamya, Eski Yunan ve Roma’ya kadar uzanan diplomasi alanında da benzer bir evrim gözlemlenebilmektedir.. Uzun yıllar egemenliğini sürdüren konvansiyonel diplomasi ve savaş diplomasisi yerini başkaca türlere bırakmaya başlamıştır. Deprem diplomasisi, sağlık diplomasisi, yangın diplomasisi, spor diplomasisi, futbol diplomasisi, sanat diplomasisi, kültür diplomasisi, dijital diplomasi gibi birçok farklı diplomasi türü literatürlerde yer bulmaya başlamıştır. Aslına bakılırsa tüm bu diplomasi türlerini geniş bir şemsiye altında kategorileştirmek mümkündür: Kamu Diplomasisi.
Kamu diplomasisi kavramı ilk kez 1963 yılında Kennedy hükümeti sırasında, Amerika Enformasyon Kurumu (US Information Agency-USIA) Müdürü ve aynı zamanda popüler bir radyo sunucusu olan Edward Murrow tarafından kullanılmıştır. Murrow’a göre kamu diplomasisi, hükümet ve sivil toplum kuruluşları gibi hükümet dışı oluşumların görüşlerini yabancı sivil toplum kuruluşları ve kamuoyları ile paylaşması sürecidir. Amerikan Hükümetinin 1987’de kamu diplomasisi kavramına getirdiği resmi tanım ise şöyle olmuştur:
Diğer ülkelerde kamuoyu oluşturmak ve etkilemek amacıyla hükümetin desteğinde gerçekleştirilen basılı yayınlar, filmler, kültürel değişimler radyo ve televizyon faaliyetleri gibi oluşumlar kamu diplomasisidir.2 Başka bir ifadeyle, kamu diplomasisi, hükümetlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve bireylerin diğer ülkelerdeki kamuoylarını etkilemek ve onları belirli bir konuya ikna etmek için, sinema, müzik, fastfood, moda gibi kültür ve tüketim ürünlerini, gazete, radyo ve televizyon gibi medya kuruluşlarını, üniversiteler arası değişim programlarını, çokuluslu şirketleri ve ekonomik iş birlikteliklerini ve bunlara benzer unsurları kullanarak, kurmaya ve geliştirmeye çalıştıkları diyaloglar bütünü olarak tanımlanabilir. ‘Sınırları içerisinde McDonald’s olan iki ülke birbirine savaş açmaz’ miti de belki bu noktada, çeşitli formlarda kültür transferi ile yürütülen kamu diplomasisi kavramını açıklar niteliktedir. Daha sonraki tanımlamalarda ülke içindeki sosyal paydaşların ikna süreci de kamu diplomasisi kapsamı na girmiştir. Bu yeni diplomasi çeşidi, her ne kadar konvansiyonel diplomasi anlayışını yıkmasa da, gücünü büyük oranda törpülemiştir.
(Makalenin devamı alttaki ilgili dokümanda)
İlgili e-kitaba erişmek için tıklayın > Kamu Diplomasisi