Katılım Bankaları Perspektifinden İstanbul Finans Merkezi’nin Geleceği ve Vizyonu

Makale

İstanbul Finans Merkezi Projesi, varlığa dayalı finansmanı öne çıkaran “katılım finansı” ve dijitalleşen dünyaya yeni açılımlar kazandıran “Fintek” ile gelişmeyi amaçlayan bir strateji etrafında şekillenmiştir. Dolayısıyla, katılım finansının uygulama alanı olan katılım bankaları da İFM projesinin fevkalade iki önemli temel unsurundan birisidir....

Öz

Türkiye’nin uluslararası finans merkezi olma hedefini oluşturan kuşkusuz önemli projelerinden biri de 2022 yılında tamamlanması planlanan uluslararası nitelikte İstanbul Finans Merkezi (İFM) projesidir. İFM Projesi 2 Ekim 2009 tarihli ve 27364 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Eylem Planında öncelikle olarak İstanbul’un bölgesel, nihai olarak da uzun vadede uluslararası finans merkezi olacağı şeklinde vizyon belirlenmiştir. İFM Projesi, varlığa dayalı finansmanı öne çıkaran “katılım finansı“ ve dijitalleşen dünyaya yeni açılımlar kazandıran “Fintek“ ile gelişmeyi amaçlayan bir strateji etrafında şekillenmiştir. Dolayısıyla, katılım finansının uygulama alanı olan katılım bankaları da İFM projesinin fevkalade iki önemli temel unsurundan birisidir.

Türkiye’de yaklaşık otuz yedi yıllık bir geçmişe sahip olan katılım bankaları, 2021 yılı itibarıyla altı katılım bankasıyla sektörde faaliyet göstermektedir. Katılım bankalarının toplam bankacılık sistemi içindeki payının 2025 yılı itibariyle %15 seviyesine çıkarılması temel amaçlar arasında bulunmaktadır. Ayrıca katılım finansı alanında bölgenin en büyük ve dünyanın da sayılı merkezleri arasında yer alması öncelikli hedefleri olarak değerlendirmektedir. Birbirlerini karşılıklı besler ve destekler olarak düşünülen İFM projesinin ve katılım bankalarının, arzuladıkları hedefleri yakalayabilmeleri söz konusu süreçte bir fırsat olarak öngörülmektedir. Yapılan çalışmada, literatür taramasıyla birlikte katılım bankalarının bankacılık sektöründen ve İslami piyasalardan aldıkları paylar çerçevesinde irdelenmelerde bulunulmuştur.

İFM projesinden beklenenlerin karşılanabilmesi için özellikle yasal mevzuatın güçlendirilmesi, yatırımcılara cazip gelecek şekilde vergilendirme düzenlemelerin iyileştirilmesi ve finansal hizmetlerin bütün kademelerinde görev alacak insan kaynaklarının yetkin kişilerden oluşması önemlidir. İFM kaldıracı etkisiyle yenilikçi, kapsayıcı ve dinamik bir katılım finansı ekosisteminin oluşturulmasına yönelik çalışmalar yapılarak katılım ruhuna uygun yeni FinTek ürünler geliştirilerek yaygınlaştırılabilecektir. Ayrıca katılım finansı alanında küresel çapta önemli ülke, kurum ve kuruluşlarla stratejik iş birlikleri kurularak ülkemizin dünyanın sayılı katılım finansın cazibe başat merkezlerinden birisi olmasının sağlanabileceği düşünülmektedir. Diğer taraftan, küresel finans mimarisinin yeniden tasarlandığı bu dönemlerde ülkemizdeki katılım bankalarının İFM projesinde temel aktör olarak yer almasıyla projeye farklı açılardan ayrı bir katma değer ve vizyon katacağı söylenebilir. Özellikle kamu otoritesi tarafından faizsiz finansın kurumsal ve hukuksal altyapısının küresel ölçekte sağlıklı bir şekilde geliştirilmesini sağlayacak rasyonel adımların atılmasıyla birlikte, yapılacak yapısal reformlar nispetinde dünyadaki faizsiz fonların Türkiye'ye yönelmesiyle kalkınma hamlelerinin daha güçlü gerçekleşeceği öngörülmektedir.

Anahtar Kelime: Katılım Bankaları, Katılım Finans, Finans Merkezi, Uluslararası İstanbul Finans Merkezi, İslami Finans.

1. GİRİŞ

Finans merkezinin içeriği ve tanımlanması noktasında her kesimin kabul ettiği ortak bir tanımlama bulunmamaktadır. Finans merkezleri, finansal kurumlar, yatırım ve portföy yöneticileri, borsalar vb. finansal hizmet sunanların birlikte bulunduğu bir alanda finansal işlemlerin ve hizmetlerin yapıldığı merkezler olarak isimlendirilebilir. Finans merkezlerinin sınıflandırılmasında genelde beşli bir ayırıma gidildiği görülmektedir (Lannoo, 2007, s.1). Bunlar; Uluslararası Finans Merkezleri, Bölgesel Finans Merkezleri, Off-shore Finans Merkezleri, Ürün Odaklı Finans Merkezleri ve beşincisi Ulusal Finans Merkezi olarak sıralanabilir. Uluslararası finans merkezleri, ulusal merkezlerin bir tür uzantısı olarak genelde kabul görmektedir. Uluslararası finans merkezleri, yerli ve yabancı bütün yatırımcıların her türlü finansal araçları kullanabildiği ve finansal hizmetlerden yararlanabildiği bir yer olarak tanımlanabilir.

Uluslararası İstanbul Finans Merkezi (İFM) projesi, küresel finans mimarisinin yeniden tasarlandığı yeni dönemde bir finansal çekim merkezi olmayı ve küresel finans merkezleri arasında üst kategorilere yerleşmeyi hedeflemektedir. Proje, varlığa dayalı finansmanı öne çıkaran “katılım finansı“ ve dijitalleşen dünyaya yeni açılımlar kazandıran “FinTek“ ile gelişmeyi amaçlayan bir stratejiden oluşmaktadır. Dolayısıyla, katılım finansın güçlü kurumsalları olan katılım bankaları, İFM projesinin de iki önemli temel ayağından bir tanesidir.

İFM projesinin 2022 yılında faaliyete geçmesi planlanmaktadır (https://cbfo.gov.tr/ifm-hakkinda/). Finansal ağırlık merkezinin coğrafi olarak değiştiği yeni dünya düzeninde İFM hak ettiği yere konumlanmayı amaçlamaktadır. İFM; bankacılık ve banka dışı finans kurumları, sermaye piyasaları kuruluşları, finansal yatırım ve portföy yönetim şirketleri gibi geniş bir yelpazedeki finansal kurumları ve kuruluşları kendi bünyesinde barındırmayı planlamaktadır. Söz konusu kurumların yeni değişim sürecinde İFM projesinde etkin olarak yer alması için her türlü alt yapı çalışmaları ve gerekli düzenlemeler yapılmaktadır. Bu çalışmaların kuşkusuz önemli bir ağırlık noktasını da faizsiz finansal sistemin yeniden regüle edilmesi faaliyetleri oluşturmaktadır.

Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2751 ) Etkinlik ( 222 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 646
TASAM Asya 98 1102
TASAM Avrupa 22 645
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 291
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1393 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 294
TASAM Orta Doğu 23 614
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 188
Kimlik Alanları ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1297 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 782
TASAM Türk Dünyası 20 515
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2047 ) Etkinlik ( 82 )
Alanlar
TASAM Türkiye 82 2047

Türkiye’de ekonomik büyüme ve kalkınma sürecinde büyük çaplı projelerin gerçekleştirilebilmesine yönelik olarak, mevcut finansman yetersizliğini en etkin şekilde ortadan kaldıracak bir finansman metodu bankacılık sistemine entegre edilmeye çalışılabilir. Bu çerçevede “Proje Bankacılığı” adı altında ...;

Mevcut küresel düzen parçalanma eğilimi gösteren bir momentumun eşliğinde yeni bir dünya düzenine doğru dönüşüme başladı. Büyük güç rekabetinin öne çıktığı bu yeni normalde asıl muharebenin ekonomik cephede gerçekleşeceği söylenebilir.;

Doğa ne kadar dakik! Hiç sektirmiyor. Evet, olağanüstü kuraklıklar, seller, yanardağ patlamaları, deprem veya yangınlar var. Ama bunların şiddeti artsa bile çoğu kez zamanlama açısından bir belirlilik var. ;

Hepimizin bildiği tek ev olan Dünya’ya artık sığmadığımız günlerdeyiz. Fakat artan insan nüfusu ve dolayısıyla azalan kaynaklar tek sebep değil. Merak, keşfetme tutkusu ve bilinmeze yol alma güdüsü evrende yeni evler bulma arzusunu harekete geçiriyor.;

BRICS, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika'nın kısaltmasıdır. Dünyanın önde gelen gelişmekte olan ekonomilerinin oluşturduğu bir gruptur ve bu ülkeler dünya kara yüzeyinin yaklaşık %27'sini ve küresel nüfusun %42'sini oluşturmaktadır.;

Yine debdebeli bir zirve, yine israf, bilindik yüzler ve tavırlar. Hindistan’da toplanan G20 zirvesinden söz ediyorum. Dünya Hindistan resmi adını Bharat’a[1] çevirecek mi? Bu yaparken ülkenin Hindu olmayan insanına ne olacak diye düşünürken, G20 2023 teması “Tek Yeryüzü, Tek Aile ve Tek Gelecek“ ol...;

Ortadoğu tanımı, bölge dışındaki güçler tarafından yapılmıştır. Ortadoğu’nun jeostratejik rolüne baktığımızda ekonomik, kültürel, fiziki, beşeri özelliklerinden kaynaklanan olumlu/olumsuz birçok faktörün etkisi altında kaldığını görmekteyiz.;

Soğuk Savaş sonrasında Asya işbirliğine yönelik daha uygun bir zemin oluştu; o dönemde barış ve kalkınma en çok kullanılan kavramlardı. Asya ülkeleri arasındaki ilişkiler, güvensizlik ve zıtlaşmalardan işbirliği ve koordineli çalışmaya doğru evrim gösterdi. ;

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

7. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

6. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.