Avrupa’da Aşırı Sağın Yükselişi ve Bir Siyasi Transformasyon Örneği olarak İtalya

Makale

Avrupa’da aşırı sağın içinde bulunduğumuz son 40 yılda bir yükseliş yaşadığını söylemek mümkündür. Aşırı sağın bu yükselişinde hem iç hem dış pek çok dinamik bulunmaktadır. Bu dinamiklerin anlaşılması için öncelikle aşırı sağın anlamlandırılması ve son yıllarda aşırı sağın yükselişine neden olan siyasal dönüşüm ortamının açığa çıkartılması gerekmektedir....

                                                                                        TASAM Stajyeri
Batuhan Köroğlu

Öz

Avrupa’da aşırı sağın içinde bulunduğumuz son 40 yılda bir yükseliş yaşadığını söylemek mümkündür. Aşırı sağın bu yükselişinde hem iç hem dış pek çok dinamik bulunmaktadır. Bu dinamiklerin anlaşılması için öncelikle aşırı sağın anlamlandırılması ve son yıllarda aşırı sağın yükselişine neden olan siyasal dönüşüm ortamının açığa çıkartılması gerekmektedir. Aşırı sağın yükselişi sonucu demokratik kurumların devamlılığı ve popülizm - demokrasi dengesinin ne ölçüde şekilleneceği Avrupa için bir merak konusudur. Bu merakın anlamlandırılması adına, İtalya’da yeniden iktidarı kazanan aşırı sağın, tarihsel sürecini ve günümüzdeki konumunu kavramak oldukça kritiktir. Bu çalışma kapsamında Avrupa ve İtalyan aşırı sağının yapısı tarihsel süreç hesaba katılarak anlamlandırılacak, Avrupa özelinde aşırı sağa doğru yaşanan ivmelenmenin nedenleri İtalya örneği üzerinden kavranacaktır.

Giriş

Aşırı sağ, radikal sağ veyahut ırkçılığa alan tanıyabilen oluşumlar olarak adlandırılan politik ve toplumsal hareketlerin kökeni ulus – devlet organizasyonun oturması ve milliyetçiliğin geçirdiği evrelerin bir sonucu olarak ortaya çıktığı söylenilebilir. Aşırı sağ kavramı, genel hatları ile aşırı milliyetçi, yabancı düşmanı, kökten dinci görüşlere sahip kişileri, grupları veyahut siyasi partileri tanımlamak adına kullanılmaktadır (Carlisle, 2005, s.693). Aşırı sağ her ne kadar tanımı gereği ilk olarak ırkçılıkla özdeşleştirilse de; bu oluşumları yalnızca ırkçılıktan ibaret saymak anakronizmden ibaret kalacaktır. Aşırı sağ hareketler, özellikle Avrupa özelinde incelediğimizde, içerisinde kimi zaman piyasa karşıtlığı kimi zaman ise piyasa savunuculuğuna sahip,  sistem düşmanlığı, anti- semitizm, İslamofobi, yabancı düşmanlığı, demokrasi karşıtlığı, Avrupa şüpheciliği, göçmen karşıtlığı gibi pek çok unsuru da beraberinde barındırabilen hareketlerdir. Bu değerlendirme yapılırken, aşırı sağ oluşumların her ülkede kendine özgü dinamikler barındırdığı ve mevcut sosyo-politik konjonktürün gerekliliklerine göre şekil aldığı unutulmamalıdır.

Bu makalede temel olarak aşırı sağın Avrupa’daki yükselişi çeşitli ülke dinamiklerince incelenecek, aşırı sağın yükselişi demokrasi - popülizm dengesinde açıklanacaktır. İtalya örneği üzerinden Avrupa’nın yaşadığı ideolojik transformasyon ve popülizm, aşırı sağın yükselişi anlamlandırılmaya çalışılacaktır.

Aşırı sağ partilerin Avrupa özelinde son yıllarda artışta olduğu gözlemlenmektedir. Aşırı sağın uzun tarihsel süreçlerden beri politik arenada yer bulabilmesi bunun bir fenomen değil süreç olduğunun kanıtıdır. Aşırı sağ partiler, yapısı gereği her ne kadar iktidara gelemeseler de bulundukları ülkelerin kamu politikalarını ve politika üretim tarzlarını şekillendirebilmektedirler. Bu nedenle aşırı sağ oluşum ve partiler incelenirken yalnızca iktidarı elde etme dengesinde değil genel siyasete olan etkileri referans alınacaktır.

  1. Avrupa’da Aşırı Sağ Kavramı ve Nitelikler

Tarihsel perspektifte ele aldığımızda, içinde bulunduğumuz son demokratik yüzyılda aşırı sağ oluşumların çeşitli ortamlarda yükseldiğini ve birtakım kırılma noktalarında düşüş yaşadığını gözlemlemek mümkündür. Avrupa özelinde aşırı sağ grupların genel olarak yabancı karşıtlığı ve aşırı milliyetçilikle özdeşleştiği düşünülse de bazı aşırı sağ partiler kültürel solun getirdiği eşcinsellik ve feminizm gibi değerlere karşı çıkabildiği görülmektedir. Ekonomik olarak bazı aşırı sağ partilerin özelleştirmeci, bazılarınınsa devletçi olduğundan bahsetmek mümkündür. Aynı zamanda, birçok aşırı sağ parti bulundukları ülkelerin toprak bütünlüğünü savunsa da İtalya’nın kuzeyinin ayrı özerk bir yapıya kavuşmasını isteyen Kuzey Ligi ve Belçika’daki Flaman bölgesinin aykırılığını savunan Flaman Bloğu örneklerinde olduğu gibi ayrılıkçı aşırı sağ partilerden de bahsetmek mümkündür. (Celep, 2008)

Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2778 ) Etkinlik ( 223 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 650
TASAM Asya 98 1115
TASAM Avrupa 23 650
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 296
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1406 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 23 623
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 189
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1304 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 518
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2054 ) Etkinlik ( 83 )
Alanlar
TASAM Türkiye 83 2054

27 Eylül 1538’de Haçlı donanmasına karşı kazanılan Preveze Deniz Savaşı’nın gerek icrası gerekse sonuçları çok tartışılmıştır. Basit taktik ve teknik nedenlerden,;

Gürcistan, yumuşak kıvrımlı ulu dağların ve bu dağlar arasındaki vadilerde gürül gürül akan nehirlerin ülkesi. İnsanın diline Kafkasların İsviçre’si demek geliyor. Ama hiçbir zaman İsviçre kadar huzurlu olmadığını hatırlayınca vaz geçmekten başka çare kalmıyor. Onlarca dil veya lehçenin onlarca fark...;

Ertuğrul’un 1889 Japonya ziyareti, sıradan bir nezaket ve diplomatik ziyaret değildir. Bu ziyaret, kıta Avrupası, Orta Asya, Uzakdoğu, Pasifik ve Ortadoğu’daki güç mücadelesinin zorunlu kıldığı bir ziyarettir. Ertuğrul gemisi, geri dönemese de bu seyahat, günümüze kadar devam eden, son derece kalıcı...;

Küresel hegemonya mücadelesi giderek sertleşirken jeopolitik saiklerin daha akışkan olduğu yeni bir döneme giriliyor. Bu yeni dönemde jeopolitik dinamikleri yeniden şekillendirmeyi planlayan iddialı projeler, stratejik pozisyon almak için uygun bir konjonktür yaratmayı hedefliyor. Bu projeler arasın...;

Avrupa konvansiyonel güvenlik mimarisinin köşe taşı olarak görülen; Avrupa’da Konvansiyonel Silahlı Kuvvetler Antlaşması (CFE-AKKA), NATO ve Varşova Paktı ülkeleri arasında 1990 yılında imzalanmış ve 1992 yılı Temmuz ayında yürürlüğe girmiştir.;

Napolyon Bonapart'ın yeğeni III. Napolyon, 1852'den 1870'e kadar Fransa'yı yönetti. Onun dış politikası, askeri maceracılık, diplomatik manevralar ve yurtdışında Fransız nüfuzu kurma girişimlerinden oluşmuştur. Kısaca III. Napolyon’un dış politikası hırs ve çelişkinin bir karışımıydı.;

Artan jeopolitik gerilimler ve yükselen ekonomik belirsizlik ortamında, her ne kadar hükümetler artık küresel işbirliğinin mutlak faydalarına odaklanmıyor olsa da birbirlerine göre daha az “kazandıkları“ endişesine kapılmaktan geri kalmıyorlar. Göreceli kazançları önceliklendirmek, kaybeden-kaybeden...;

Enerji, devletlerin hayati fonksiyonlarının işlevselliğinin sürdürülebilmesi açısından en hayati girdilerin başında yer almaktadır. Bu bağlamda enerjinin devletlerin ulusal güvenliklerinin olmazsa olmazlarından birisi olduğunu söyleyebiliriz. Bununla birlikte enerjiye duyulan gereksinimin giderilmes...;

İstanbul İktisat Konuşmaları - 4

  • 24 Eki 2019 - 24 Eki 2019
  • CVK Park Bosphorus Oteli -
  • İstanbul - Türkiye

Çatışma Çoçukları Programı

Program’ın koordinatörlüğünü TASAM çatısı altında kurulan Milli Savunma ve Güvenlik Enstitüsü üstlenmektedir. STK

  • 2021

Avrupa Birliği Sempozyumu

TASAM ile Türk Avrupa Bilimsel ve Eğitimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) ev sahipliğinde 02 Şubat 2018 tarihinde ilgili otoritelerin katılımıyla Avrupa Birliği Sempozyumu düzenlenecektir.

  • 02 Şub 2018 - 02 Şub 2018
  • İstanbul - Türkiye

İstanbul Güvenlik Konferansı 2017

Millî ve uluslararası güvenlik paradigmaları yeniden kurgulanırken geliştirilecek tartışma ortamı, ekosistemin doğru oluşmasına katkı sağlayacaktır. Bu sebeple

  • 01 Kas 2017 - 03 Kas 2017
  • Radisson Blu Hotel - Şişli / İstanbul

Türkiye’de Göç Konferansı

TASAM, Türkiye’nin içinde bulunduğu göç sürecinde yaşananların ve yaşanması muhtemel olanların akademik, siyasi, ekonomi ve bürokratik çevrelerin

  • 21 Nis 2016 - 22 Nis 2016
  • İstanbul - Türkiye

Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinin bugünü ve geleceğinin ele alındığı Avrupa Birliği Sempozyumu, Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) ile Türk Avrupa Bilimsel ve Eğitimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) işbirliğinde 02 Şubat 2018’de İstanbul Taksim Hill Otel’de gerçekleştirildi.

“III. Uluslararası Türk - Afrika Kongresi“ 4 - 6 Aralık 2007 tarihleri arasında İstanbul'da Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi - TASAM'ın ev sahipliğinde gerçekleştirildi. III. Uluslararası Türk - Afrika Kongresi'ne, Afrika Birliği'ne üye ülkelerden Afrika Birliği nezdinde kıta hakkındaki çalı...