Deniz Güvenliği Bağlamında Türkiye-İsrail Enerji Diplomasisine İlişkin Değerlendirme

Makale

Enerji diplomasisi klasik anlamda tarif edilen diplomasi kavramından daha geniş bir anlam ifade etmektedir. Enerji diplomasisi, uzun vadeli stratejik hedeflere ulaşmak amacıyla yürütülen karmaşık süreçlere sahiptir ve çok aktörlü mekik diplomasi gerektirir. ...

Murat Koray
Dr. Öğr. Üyesi,
Piri Reis Üniversitesi

ÖZET
Enerji diplomasisi klasik anlamda tarif edilen diplomasi kavramından daha geniş bir anlam ifade etmektedir. Enerji diplomasisi, uzun vadeli stratejik hedeflere ulaşmak amacıyla yürütülen karmaşık süreçlere sahiptir ve çok aktörlü mekik diplomasi gerektirir. Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki hidrokarbon yataklarının varlığı dikkate alındığında petrolün kömürden daha ekonomik bir kaynak haline gelmesi petrol üreten ülkelerin mücadele alanı olarak Orta Doğu'yu ön plana çıkarmıştır. Enerji kaynaklarına sahip mansap ülkeler ile bunların civarındaki komşu devletler, sahip oldukları millî menfaatleri elde etmek maksadıyla geliştirdikleri milli politikalar ve stratejik hedefler ne olursa olsun aktörlerin tamamının oluşturduğu uluslararası ortam dikkate alınmadan sonuç alınması ve barış ortamının tesis edilmesi mümkün görülmemektedir. Türkiye, ispatlanmış dünya fosil yakıt rezervinin %60’ının bulunduğu bir coğrafi bölgeye yakın bir konumda yer almasına rağmen, enerji talebinin %74'ünü dışa bağımlı olarak karşılayabilmekte olduğundan yalnızca enerji güvenliğine odaklanarak sahip olduğu askeri kapasiteyle stratejik hedeflerine ulaşması rasyonel bir hal tarzı olmayacaktır. Dünyanın geldiği konjonktürde maksimalist düşünen hiçbir ülkenin bir diğerinin çıkarını minimize ederek menfaatlerini elde etme imkanı bulunmamaktadır. Maksimalist düşüncenin faydası elde edilebilecek azami çıkar alanının belirlenmesi ve uzlaşma için geri çekilebilecek azami marjı belirlemek için kullanılabilecek diplomatik bir araç olmasıdır. Maksimalist çıkar alanlarını elde etmek üzere askeri kapasitesiyle kendilerine egemenlik alanı yaratmaya çalışan ülkeler geri dönüşü olmayan sıcak bir çatışmaya ve hatta bölgesel bir savaşın oluşmasına gerekçe yaratmış olacaklardır. Barış ve kriz dönemindeki askeri faaliyetler de diplomasinin bir aracı olsa da, bu çalışmada askeri boyut kapsam dışı bırakılmıştır. Çok boyutlu ve geniş kapsamlı enerji diplomasisine ilişkin olan çalışmanın sınırları, Türkiye-İsrail ilişkileri ve Doğu Akdeniz'de enerji ulaştırma hatlarına ilişkin sorunlar olmak üzere daraltılmış ve elde edilen bulgular uluslararası deniz hukuku dikkate alınarak değerlendirilmiştir.

Anahtar Kelimeler
Deniz Ulaştırma ve İşletme Mühendisliği, Deniz Güvenliği, Diplomasi, Enerji, Strateji

1. GİRİŞ
Enerji diplomasisi klasik anlamda tarif edilen diplomasi kavramından daha geniş bir anlam ifade etmektedir. Enerji diplomasisi, uzun vadeli stratejik hedeflere ulaşmak amacıyla yürütülen karmaşık süreçlere sahiptir ve çok aktörlü mekik diplomasi gerektirir. 1950 yılından sonra Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki hidrokarbon yataklarının varlığı dikkate alındığında petrolün kömürden daha ekonomik bir kaynak haline gelmesi petrol üreten ülkelerin mücadele alanı olarak Orta Doğu'yu ön plana çıkarmıştır. Bu mücadele alanına uluslararası zemin oluşturacak ve mekik diplomasisini hızlandıracak iki önemli mekanizma ortaya çıkmış ve Petrol Üreten Ülkeler Teşkilatı (OPEC) ile tüketici ülkeler tarafından kurulan Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) teşkil edilmiştir[1]. Enerji kaynaklarına sahip mansap ülkeler ile bunların civarındaki komşu devletler, sahip oldukları milli menfaatleri elde etmek maksadıyla geliştirdikleri milli politikalar, milli stratejiler ve stratejik hedefler ne olursa olsun aktörlerin tamamının oluşturduğu uluslararası ortam ve bunlar arasında cereyan eden diplomasi dikkate alınmadan sonuç alınması ve barış ortamının tesis edilmesi mümkün görülmemektedir. Türkiye, ispatlanmış dünya fosil yakıt rezervinin %60’ının bulunduğu bir coğrafi bölgeye yakın bir konumda yer almasına rağmen, enerji talebinin %74'ünü dışa bağımlı olarak karşılayabilmekte olduğundan[2] yalnızca enerji güvenliğine odaklanarak sahip olduğu askeri kapasiteyle stratejik hedeflerine ulaşması rasyonel bir hal tarzı olmayacaktır. Dünyanın geldiği konjonktürde maksimalist düşünen hiçbir ülkenin bir diğerinin çıkarını minimize ederek menfaatlerini elde etme imkanı bulunmamaktadır. Maksimalist düşüncenin faydası elde edilebilecek azami çıkar alanının belirlenmesi ve uzlaşma için geri çekilebilecek azami marjı belirlemek için kullanılabilecek diplomatik bir araç olmasıdır. Türkiye'nin bugüne kadar ifade etmekten imtina ettiği ancak yakın dönemde adını koyarak dillendirme ihtiyacı duyduğu devlet aklının ortak bir ürünü olan Mavi Vatan konsepti, kapsamlı vizyoner hedeflere sahiptir ve Türk Milleti’ni deniz alaka ve menfaatlerine odaklamaktadır. Maksimalist yaklaşımlar; stratejik çıkar alanlarının örtüştüğü gri alanlar ile bu alanlardaki kırılgan fay hatlarını belirlemek, geri adım atılamayacak kırmızı çizgileri oluşturmak ve uzlaşma gerektiği takdirde pazarlık payını belirlemek için kullanılacak politik bir araç olmaktan öteye gidemeyecek ve bölgesel gerginliği artıracaktır.

Makalenin devamını okumak için lütfen tıklayınız.
 

[1] Hakan Akbulut, "Enerji Diplomasisi", Girişimci ve İnsani Dış Politika, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, 2022, https://www.mfa.gov.tr/enerji-diplomasisi.tr.mfa (erişim 22 Eylül 2022)
[2] Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, "Türkiye'nin Ulusal Enerji Stratejisi", Girişimci ve İnsani Dış Politika, https://www.mfa.gov.tr/turkiye_nin-enerji-stratejisi.tr.mfa (erişim 20 Temmuz 2022).

Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2711 ) Etkinlik ( 222 )
Alanlar
Afrika 77 641
Asya 98 1078
Avrupa 22 637
Latin Amerika ve Karayipler 16 67
Kuzey Amerika 9 288
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1381 ) Etkinlik ( 53 )
Alanlar
Balkanlar 24 293
Orta Doğu 23 608
Karadeniz Kafkas 3 296
Akdeniz 3 184
Kimlik Alanları ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1292 ) Etkinlik ( 77 )
Alanlar
İslam Dünyası 58 781
Türk Dünyası 19 511
Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2042 ) Etkinlik ( 82 )
Alanlar
Türkiye 82 2042

İnsanoğlunun doğal yaşam ortamı karalardır. Ancak, dünyanın büyük kısmı denizlerle kaplı olup deniz insanoğluna refah, zenginlik ve güç getirecek özelliklere sahiptir. Bu açıdan bakıldığında insan toplulukları, doğal olarak, sosyolojik gelişmelerinin her aşamasında evvela doğal yaşam ortamları olan ...;

Ukrayna’da Rusya’nın yakın zamanda büyük bir saldırı gerçekleştireceği haberlerinden ABD’nin Ukrayna’yı son ana kadar destekleyeceğini deklare etmesine kadar karmaşık ve belirsiz bir durum söz konusu. Rusya ile “sınırsız dostluğu“ bulunan Çin ise bu karmaşık durum karşısında pozisyon belirlemeye çal...;

Çağımızda, ülkeler arasındaki ilişkilerde konjonktüre bağlı olarak meydana gelen değişimler sonucunda, klasik diplomasi yöntemlerinin yanında yeni kavramlar da ortaya çıkmıştır. Diğer ülke yönetimlerini ve uluslararası örgütleri etkilemek hedefiyle birlikte, yabancı kamuoyunu da etkilemek ihtiyacı d...;

TASAM Staj Programı; katılımcıların akademik çalışma yetkinliği kazanmasına destek olarak kaynaklara ulaşma, bilgi toplama ve iletişim gibi konularda mevcut yetenek ve özelliklerini geliştirmelerini amaçlamaktadır. TASAM’ın mevcut çalışma alanları kapsamında değerlendirilecek stajyerlerin, bu alanla...;

Dünyadaki en güçlü ve etkili istihbarat servisleri açısından merak edilen en önemli konuların başında, Çin’in Afrika’daki askeri ve siyasi stratejik planları gelmektedir. Afrika madenleri ve enerji yatakları Çin’in bu kıtaya yönelmesinde temel etkendir. ;

Artık, ulusal ya da uluslararası her seviyede güvenliği geçmişin anlayış ve kurumları ile sağlama imkânı zayıflamaktadır. Hızla gelişmekte olan teknolojilerin neden olacağı ekonomik ve toplumsal dönüşümler, uluslararası düzenin de yeni bir çerçeveye yani devletsiz (sınırların olmadığı post-modern) s...;

Arap yarımadası tektonik hareketlerle Afrika’ya doğru kayarken hiç olmazsa siyasi faylardaki gerilimi azaltacak girişimler önem kazanıyor. Necef Zirveleri işte bunlardan biri.;

Ekonomik, siyasi, askeri ve kültürel güçlerin oluşturduğu bir Dünya Düzeni vardır. Bu düzen ufak değişimler gösterse de kolay kolay değişmez. Büyük güçler siyasi, ekonomik güçlerini koruyabilmek ve hatta geliştirmek amacıyla zaman zaman bazı girişimlerde bulunurlar. ;

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar ve başarıyı...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.