Doğu Akdeniz Havzasının Hidrokarbon Potansiyeline Jeomorfolojik Yaklaşım

Makale

Türkiye denizlerinde (Akdeniz, Karadeniz, Marmara Denizi) yapılan sondaj çalışmalarında bazı kuyularda hidrokarbon emarelerine rastlanmış olmakla birlikte bugüne kadar Karadeniz’deki Sakarya gaz sahası dışında uzun süreli üretim yapılabilecek bir ekonomik petrol ve doğalgaz sahası keşfi gerçekleştirilememiştir. ...

Atilla KARATAŞ
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü,
İstanbul, TÜRKİYE

Adil ÖZDEMİR
Adil Özdemir Danışmanlık, Ankara, TÜRKİYE

Yıldıray PALABIYIK
İstanbul Teknik Üniversitesi Petrol ve Doğalgaz Mühendisliği,
İstanbul, TÜRKİYE
 
ÖZET

Doğu Akdeniz Havzası, son yıllarda yoğunlaşan enerji diplomasisi ve potansiyel hidrokarbon sahalarını kontrol altında tutma çabalarına bağlı olarak jeopolitik ve jeostratejik önemi hızla artan bir bölge özelliğindedir. Özellikle uluslararası anlaşmalar kapsamında, münhasır ekonomik bölgeler bazında haritaları yeniden tanzim eden hamleler, sahadaki hakimiyet durumunun yanı sıra enerji kaynaklarına sahip olma açısından da paydaşların daha çok bileşenli ve daha agresif bir profilde ortaya çıkmalarına sebep olmuştur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Libya ile yapılan anlaşmaların etkisiyle bölgedeki en önemli aktör olma konumunu sağlamlaştıran Türkiye’de süregelen mücadeledeki etkin rolünü pekiştirmek üzere Fatih ve Yavuz isimli iki derin deniz sondaj gemisine ek olarak Barbaros Hayreddin Paşa ve Oruç Reis adlı sismik araştırma gemilerinin de katkısıyla hukuki hakkı olan sahalarda hidrokarbon arama çalışmalarını hızlandırmıştır. Ancak bu aramalardan henüz ekonomik olarak işletilebilecek bir hidrokarbon sahası keşfi gerçekleşmemiştir. Her ne kadar, Nil Deltası’nın deniz dibindeki kısımları ile İsrail açıklarındaki Leviathan bölgesinde önemli hidrokarbon keşifleri yapılmış olsa da, sahanın genişliği ve hidrokarbon rezervlerinin tespitine yönelik verilerin yeni yeni oluşmaya başlaması sebebiyle sondaj yeri belirlemede bugüne kadar isabetli tercihler yapılamadığı açıktır. Öte yandan çamur volkanları, graben ve yarı grabenler, deniz dibi sırtları, dom yapıları ve kıvrım sistemleri gibi bazı morfolojik göstergelerin hidrokarbon sahalarının keşfinde alan daraltıcı ve keşif başarı oranını yükseltici etkisinin olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada, Doğu Akdeniz Havzası’nın farklı çözünürlüklerdeki batimetrik modelleri kullanılarak yapısal özellikleri açısından hidrokarbonların kapanlanabileceği birimler ile hidrokarbon rezervuarlarına has göstergeler barındıran morfolojik yapılar belirlenmiştir. Bu verilere göre, Türkiye’nin münhasır ekonomik bölge sınırları içerisinde yer alan Finike açıklarında bir dizi çamur volkanını da barındıran Anaksimander Deniz Dağı, Kıbrıs Adası’nın batısında yer alan Florence yükseliminin güneydoğu uzantısı ve İskenderun Körfezi güneyi jeokimyasal, jeofizik ve sondajlı hidrokarbon arama çalışmalarda odaklanılması gereken başlıca morfolojik yapılar olarak öne çıkmaktadır.
 
Giriş
 
Türkiye denizlerinde (Akdeniz, Karadeniz, Marmara Denizi) yapılan sondaj çalışmalarında bazı kuyularda hidrokarbon emarelerine rastlanmış olmakla birlikte bugüne kadar Karadeniz’deki Sakarya gaz sahası dışında uzun süreli üretim yapılabilecek bir ekonomik petrol ve doğalgaz sahası keşfi gerçekleştirilememiştir. Bununla birlikte Türkiye, denizlerinde hidrokarbon keşfi için sismik araştırma ve sondaj süreçleri açısından kararlı girişimlerde bulunmaya devam etmektedir.

Türkiye’nin Münhasır Ekonomik Bölgeleri (MEB) ve KKTC’nin ruhsat sahalarındaki araştırma ve arama faaliyetlerine katkı sağlayarak Türkiye denizlerinde gelecekteki hidrokarbon arama faaliyetleri için hedef 50 Atlantik’ten Hint Okyanusu’na Geleceğin İnşası alanları belirlemek amacıyla jeolojik, jeokimyasal ve jeofizik çalışmaların yanı sıra deniz tabanının jeomorfolojik özelliklerinin de önemli bir yeri olduğu bu çalışmada ortaya konan sonuçlarla bir kez daha anlaşılmıştır. Mevcut verilerin üzerine jeomorfolojik gösterge ve çıkarımların da eklenmesiyle Türkiye denizlerindeki hidrokarbon aramacılığında çok daha hızlı ve başarılı sonuçlar alınabileceğine inanılmaktadır.

İlgili e-kitap linkli: Atlantik’ten Hint Okyanusu’na Geleceğin İnşası
 
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2813 ) Etkinlik ( 228 )
Alanlar
TASAM Afrika 80 655
TASAM Asya 100 1132
TASAM Avrupa 23 659
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 300
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1413 ) Etkinlik ( 56 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 25 628
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 191
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1307 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 521
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2065 ) Etkinlik ( 84 )
Alanlar
TASAM Türkiye 84 2065

Yapay zekâ (YZ), endüstrileri ve güç dinamiklerini yeniden şekillendiriyor. Ancak, sınır ötesi YZ (frontier AI) yeteneklerine sahip olmayan ülkeler geride kalmayacak. Doğru stratejik kaldıraçlarla, orta ölçekli güçlerin demografik potansiyeli, düzenleyici kapasitesi ve diplomatik çevikliği, kurallar...;

Politikalarının bazı yönlerini anlamak zor olsa da yönetimin ulusal güvenlik stratejisinin özünde bir mantık bulunuyor. Trump yönetimi; daha önce ABD’nin benimsediği ve küresel düzenin inşa edilip sürdürülmesini hedefleyen stratejiyi yanlış bir yaklaşım olarak değerlendiriyor ve Amerikan gücünü tüke...;

Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın mesleki deneyim, bilgi ve araştırmalarına dayalı deniz temalı felsefi, tarihî, bilgi veren ve anılarını da içeren ilginç makalelerini derlediği “Denizden Çıkan Yazılar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak yayımlandı. ;

Osmanlı ve kısmen de Cumhuriyet dönemine ait genel tarihin deniz veçhelerindeki ilginç olaylarını kısa hikayeler şeklinde özetleyen Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın “Osmanlıdan Cumhuriyete Deniz Tarihimizde İz Bırakan Olaylar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak...;

BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) küresel sistemde yükselen güçlerin sesi olma iddiasıyla ortaya çıkan ve özellikle Küresel Güney’in taleplerine dikkat çekmeyi amaçlayan önemli bir platformdur. Ancak bu yapının halen tam anlamıyla kurumsal bir uluslararası örgüt olmadığı açıkça...;

Türkiye’nin son yıllarda uyguladığı ve farklı coğrafyalar ve güç blokları ile siyasi/diplomatik, ekonomik, toplumsal ve kültürel ilişkilerini geliştirmeyi amaçlayan iddialı dış politikasına yönelik özellikle Batı dünyasında ciddi eleştiriler bulunmaktadır. Bu eleştiriler, Türkiye’nin köklü dış polit...;

Savunma sanayi, ulusal güvenlik ve stratejik bağımsızlık açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu sektörün etkinliği, teknolojik yenilikler ve Ar-Ge yatırımları ile doğrudan ilişkilidir. Ar-Ge faaliyetleri, savunma sistemlerinin ve teknolojilerinin yenilenmesi ve geliştirilmesiyle hem savunma yetenek...;

Bu çalışmanın temel amacı Türkiye ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin tarihsel süreç içerisinde nasıl sorunsallaştığı ve bu sorunların stratejik iş birliğine dönüşebilme potansiyelini incelemektir. Uluslararası ilişkiler teorilerinden olan “tutsak ikilemi” iki ülke arasındaki ilişkilerin iş birliği...;

4. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

4. Denizcilik Ve Deniz Güvenliği Forumu 2022

  • 03 Kas 2022 - 03 Kas 2022
  • Ramada Hotel & Suites by Wyndham İstanbul Merter -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.

Bu rapor, Türk savunma sanayiinin gelişme sürecinin sürdürülebilirliginin ve ihracat potansiyelinin arttırılmasında, şekillendirilecek geleceğe uygun; insan sermayesi, yapı, süreç ve stratejilerin tasarlanmasına ışık tutmak, bu kapsamda alınabilecek tedbirleri saptamak maksadıyla hazırlanmıştır.

Rusya'nın hem Avrasya bölgesine hâkim olmak hem de dünya politikalarında lider aktörlerden biri olmak amacıyla geliştirdiği Avrasyacılık tartışmaları, analitik olarak klasik ve modern olarak değerlendirilebilir.