“Geleceğin Bilim ve Teknolojisi Ekosisteminde Türk Dünyası“
( 25-27 Mayıs 2022, CVK Park Bosphorus Oteli, İstanbul )
21. yüzyılda Türk dünyasının refah düzeyinin gelişmiş ülkeler standartlarına ulaştırılması ve dünya çapında söz sahibi olması; etkin bir ar-ge stratejisinin hazırlanması ve hayata geçirilmesine bağlıdır. Son yıllarda Azerbaycan, Kazakistan ve Türkiye’de bilim ve teknoloji ile ilgili belirli gelişmeler olmakla birlikte ar-ge altyapımız hâlen gelişmiş ülkelerin çok gerisindedir.
Burada çok önemli bir vurgu yapılması gerekmektedir. Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan (diğer bazı İslam ülkeleri gibi) önemli petrol ve doğal gaz yataklarına sahiptir. Bunun sayesinde belli bir refah seviyesi sağlanabilir gibi gözükse de, azami ar-ge altyapısı oluşturmadan gelişmiş ülkelerin refah düzeyinin yakalanması mümkün değildir. Örnek olarak, kişi başına gayrisafi millî hâsıla (GSMH) noktasında Avrupa Birliği ortalamasını yakalamak için Azerbaycan bu göstergesini en az 20 bin dolar artırmalıdır. Bunun petrol ihracatı ile elde edilebilmesi için (ton fiyatı 400 dolar alınırsa) Azerbaycan yılda 500 milyon ton ek üretim sağlamalıdır.
Hızlı ve sürekli kalkınmanın temelinde doğru belirlenmiş, etkin “bilim ve teknoloji stratejisi“ yattığı şüphesizdir. Anglosaksonların ve genel olarak Batı’nın yükselişinin asıl nedeni son yüzyıllarda bilim ve dolayısıyla teknoloji alanlarında gerçekleştirdikleri atılımdır. Japonya ve Güney Kore faz geçidini 15 yılda başarmışken Türki Cumhuriyetlerin bağımsızlığa kavuşmasının üstünden 30 yıl geçmiştir…
Gelişmiş ülkelerin ar-ge altyapıları irdelendiğinde üç ana model ortaya çıkmaktadır: Anglosakson modeli (en etkin örneği ABD), Kıta Avrupası modeli (en etkin örneği Almanya) ve Uzak Doğu modeli (en etkin örnekler Japonya ve Güney Kore). Son modelin özelliği, kalkınmanın kısa sürede sağlanmasıdır.
2003 yılından itibaren alınan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (BTYK) kararları, Türkiye’de ar-ge harcamalarının GSMH içindeki payının 5 yılda yüzde2, 10 yılda yüzde3 değerlerine ulaştırılmasını öngörmüştür. Uygulanması zorunlu olan bu kararlara rağmen, Türkiye hâlen 1970’lerin asgari değerini (yüzde1) anca yakalamıştır. Diğer Türk ve İslam ülkelerinde de bu değer yüzde1’in (birçoğunda yüzde0,5’in bile) altındadır.
Ar-Ge’ye ayrılan harcamalar kadar bu harcamaların etkin bir şekilde yapılması da çok önemlidir. Burada bahsedilen üç modelin ortak özelliğini büyük çaplı “ulusal araştırma laboratuvarları sistemi“ oluşturmaktadır. Gelişmiş ülkelerin her birinde onlarca “ulusal laboratuvar“ mevcuttur ve bu laboratuvarların her birinde binlerce bilim insanı ve mühendis çalışmaktadır.
Örnek olarak, ABD’nin Oak Ridge Ulusal Laboratuvarı’nın personel sayısı 4.600 (3.000’i âlim ve mühendis) olup yıllık bütçesi 1,65 milyar dolardır ve her yıl dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen 3.000 misafir araştırmacıya ev sahipliği yapmaktadır. Ulusal laboratuvar sistemine ilaveten tüm gelişmiş ülkelerde yüzlerce orta çaplı laboratuvar mevcuttur. Bu sistemin benzeri, Türk dünyasında ivedilikle kurulmalıdır.
Uzak Doğu modelinin ana eksenini (Axis Mundi) Bilim Kentleri oluşturmaktadır. Tsukuba Bilim Kenti’nin temeli 1964 yılında atılmış ve 1970’lerde Japon mucizesi gerçekleşmiştir. 1990’lardan itibaren Japonya’da birkaç yeni bilim kenti kurulmuştur. Daedeok Bilim Kenti’nin temeli 1973 yılında atılmış ve 1980’lerde Güney Kore mucizesi gerçekleşmiştir. Son yıllarda Güney Kore, Sejong’da ikinci bilim kentini kurmaya başlamıştır ve buraya ayrılan 5 yıllık bütçe 40 milyar doların üzerindedir.
Türk Dünyası Bilim ve Teknoloji Kurultayı ile başlatılması öngörülen çalışmaların amacı; Türk dünyasının ar-ge altyapısının, en kısa sürede gelişmiş ülkelerdeki düzeye çıkarılması için eylem planına destek sağlamaktır. Bu kapsamda, gelişmiş ülkelerin ar-ge altyapıları irdelenerek; Türk Keneşi üyesi ülkelerde ve genel olarak Türk dünyasında, modern bilim ve yüksek teknolojinin hızlı şekilde gelişmesi için somut öneriler ve modeller tespit edilecektir. Kurultay’ı takiben bilimsel etkinlikler, stratejik raporlar ve yayımlarla gerçekleştirilecek çalışmaların her aşamasına tüm tarafların azami düzeyde katılımı ve etkileşimi hedeflenmektedir.
Ana Tema
Geleceğin Bilim ve Teknolojisi Ekosisteminde Türk Dünyası
Alt Temalar
Öncelikli Araştırma Alanları ve Alt Alanlar
Stratejik Teknolojiler ve Alt Teknolojiler
Gelişmiş Ülkelerin Ar-Ge Altyapıları
Türk Devletlerinin Ar-Ge Altyapıları
Türk Dünyası Ar-Ge Altyapısı Veri Tabanı
Ar-Ge Personeli Veri Tabanı
Türk Dünyası Ar-Ge Altyapısı için Model Önerisi
Türk Devletleri Ar-Ge Altyapıları için Model Önerileri
Türk Dünyasında Bilim ve Teknoloji İşbirliği için Öneriler
Gelişmiş Ülkelerle Bilim ve Teknoloji İşbirliği için Öneriler
Ortak Terminoloji Oluşturulması
7’den 77’ye Bilim ve Teknoloji Eğitimi
Türk Dünyası Bilim ve Teknoloji Kurultayı (2022) oturumlarında konuşmacı olmak için gerekli belgenin ihsantoy@tasam.org adresine aşağıda tarif edildiği şekilde oluşturularak MS Word dosyası formatında iletilmesi gerekmektedir:
- Tebliğ başlığı
- 300 kelimelik özet, 5 anahtar kelime
- Kurumsal bağ ve özgeçmiş
- Telefon numarası (özgeçmişte yazılı değilse)
Önemli Tarihler
Özet son gönderim tarihi : 30 Ekim 2021
Kabul edilen bildirilerin ilan tarihi : 30 Kasım 2021
Gözden geçirilmiş tam metin gönderimi : 28 Şubat 2022
Forum tarihi : 25-27 Mayıs 2022
Gerekli Bilgiler
- Özet/makale kabul süreci hakem kurulumuzun gizli değerlendirme yöntemi sonucunda gerçekleşmektedir.
- Özet ile uyumlu, bilimsel yeterliliği kabul edilen tüm tam metinler derleme kitapta yayımlanacaktır.
- Özet gönderimi ve kabul edilen bildirilerin sunumu için ücret talep edilmemektedir.
- Etkinlik girişi ve Etkinlik süresince sağlanan tüm imkanlar ulaşım ve konaklama hariç ücretsizdir.
Etkinlik Sayfası
Etkinlik detayları ve vizyon belgesine alttaki linkten ulaşılabilir:
https://tasam.org/tr-TR/Etkinlik/16230/turk_dunyasi_bilim_ve_teknoloji_kurultayi