Özet
Gerek bireysel olarak, gerekse örgütlenme yoluyla çevre alanında kararlara, uygulamaya ve denetime halkın katılımının, bu alanda etkili bir çevre korumasının gerçekleşmesi bakımından oldukça önemli olduğunu vurgulayan bu makalede, çevre alanında halkın katılımı konusuna açıklık getirilmeye çalışılmaktadır.
Abstract / Public Participation in the Field of Environment
In this article how individual and organised puplic participation on decisions, controls and implementations in the field of participation are important for an effective environment policy is emphasized and also public participation in the field of environment is analysed.
Giriş
Çevrenin korunmasının tüm canlılar ve insanoğlu için yaşam kaynaklarına özen gösterilmesinin, doğa ve kültür mirasının yaşatılması ve geliştirilmesinin, insanoğlunun refahı ve toplumların geleceği için temel bir insan hakkı olduğu gerçeği yıllar önce uluslararası platformlarda kabul edilmiştir. Bu noktada, örneğin çevre hakkı yada kentli hakları gibi kavramlar UNESCO’nun insanlar arası dayanışma gereği, garanti altına alınmasını öngördüğü ve “üçüncü kuşak dayanışma hakları“olarak adlandırıldığı yeni insan haklarından biri olmuştur.
Ancak, sağlıklı dengeli bir çevrede yaşama hakkı olarak açıklayabileceğimiz çevre hakkı kavramının temel insan haklarından biri olduğunun kabulüne rağmen, çevresel değerleri ve yaşamı hedef alan uygulamalar, yatırımlar, politikalar devam etmektedir. Bu kapsamda, çevre sorunlarına toplumsal olarak duyarlılık göstermek, bilinçli bireyler ve toplum yaratabilmek için öncelikle konunun önemini kavramak gerekmektedir.
Çevrenin en önemli konusu insandır. Çevreyi koruyucu, çevre kirliliğini önleyici, çevreyi geliştirici tüm çabaların amacı, insanların ve gelecek kuşaklarının rahat, huzur içinde sağlıklı bir çevrede yaşamalarının sağlanmasıdır. Durum böyle olunca, çevre konusunda başarılı sonuçlar alınması, büyük ölçüde halkın katılımına bağlı olacaktır. Katılım demokrasinin vazgeçilmez bir gereğidir ve bir yaşam biçimidir. “Tartışma götürmez bir gerçek vardır. Bu da, çevreci bireylerin, grupların ve örgütlerin çevrenin korunmasındaki önemli rolüdür“. Toplumsal bir çevre duyarlılığı ve bir çok alanda olması gerektiği gibi, çevre alanında da oluşması gereken halk katılımı, sorunların çözümünde her şey olmamakla birlikte önemli ve ciddi bir başlangıç noktasıdır. Ne var ki “yurttaşlık bilinci yüksek bireylerin bile karar süreçlerine katılabilmeleri, katılma yollarının kendilerine açık bulundurulması na bağlıdır“.