Frankofoni (Fransızca Konuşan Ülkeler Topluluğu) Türk Dünyası İçin Bir Model Olabilir Mi?

Makale

Yerküre üzerinde çeşitli uluslararası dil bölgeleri/toplulukları mevcuttur. Bunlardan en önemlileri hepimizin bildiği üzere Fransızca, İngilizce, Portekizce, İspanyolca ve Arapça konuşan ülkeler topluluklarıdır. Bu çalışmada Türkçenin de bu önemli dil bölgeleri arasında girmesi için ne yapması gerektiği ve bu hususta Fransızca Konuşan Ülkeler Topluluğu’ndan örnek alabileceğimiz hususlar olup olmadığına değinilecektir. ...

Prof. Dr. Hayati AKTAŞ
Karadeniz Teknik Üniversitesi İİBF

Cemil Doğaç İPEK
Atatürk Üniversitesi

Yerküre üzerinde çeşitli uluslararası dil bölgeleri/toplulukları mevcuttur. Bunlardan en önemlileri hepimizin bildiği üzere Fransızca, İngilizce, Portekizce, İspanyolca ve Arapça konuşan ülkeler topluluklarıdır. Bu çalışmada Türkçenin de bu önemli dil bölgeleri arasında girmesi için ne yapması gerektiği ve bu hususta Fransızca Konuşan Ülkeler Topluluğu’ndan örnek alabileceğimiz hususlar olup olmadığına değinilecektir.

Bu topluluğun temelleri 1970 yılında atılmıştır. Şu anda 19’u gözlemci olmak üzere 75 ülkeden oluşmaktadır. Bu anlamda bakıldığında oldukça etkili olması beklenen bir topluluk nitekim BM’ye üye ülkelerin 3’te 1’i bu topluluğun üyesidir. Topluluğun üyesi olan ülkelerin nüfusu yaklaşık olarak 890 milyona ulaşırken dünya üzerinde Fransızca konuşan kişi sayısı 220 milyon civarındadır. Özellikle belirtmek gerekir ki Topluluk kurumsal olarak gerek Konsey’i gerekse de Genel Sekreterliği ile oldukça iyi bir yapılanma göstermektedir. Şu anda Genel Sekreterliği’ni Senegal’in eski Cumhurbaşkanı Abdou Diouf yapmaktadır.

Topluluğun ve Fransızcanın önemini vurgulamak için birkaç istatistik vermek isterim. Fransızca yeryüzünde en çok konuşulan 9. dilken, internet üzerinde de en çok kullanılan 3. dildir. Dünya genelinde yaklaşık 900.000 Fransızca öğretmeni bulunmakta ve Fransızca 32 devletin resmi dili olarak kullanılmaktadır. Ayrıca Fransızca konuşan ülkeler dünya ticaretinin %19’unu gerçekleştirmektedirler. Ve son olarak da belki en önemli husus; uluslararası bir televizyon kanalı sıfatıyla TV5 dünya genelinde yaklaşık 220 milyon eve ulaşmaktadır.


Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Konseyi)

Fransızca Konuşan Ülkeler Topluluğu benzeri bir örgütlenme olan Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin kökleri 1992 yılına dayanır. Türk Konseyi, 1992 yılından beri toplanan, “Türkçe Konuşan Devletler Devlet Başkanları Zirveleri“ sonucunda ortaya çıkan ortak siyasi irade üzerine kurulmuştur. Bu zamana kadar 10 Zirve gerçekleşmiş olup, bunlardan İstanbul’da düzenlenen 16 Eylül 2010 tarihli son Zirvede Konsey’in kuruluşu resmen ilan edilmiştir.

Konsey’e üye ülkeler Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan’dır. Türkmenistan ve Özbekistan Konsey’e üye olmamışlardır. Konsey bugünkü haliyle 110 milyona yakın bir nüfusa hitap etmektedir. Ayrıca yaklaşık olarak 3,800,000 km2’lik bir alana hakimdir. Halihazırda bulunan 4 üyesiyle 1 trilyon doların üstünde Gayri Safi Milli Hasıla’ya sahiptir.


Fransızca Konuşan Ülkeler Topluluğu ile Türk Konseyi’nin Benzerlikleri

İki yapı arasındaki benzerliklerden bazıları şunlardır:

• Frankofoni Parlamenter Meclisi Fransızca Konuşan Ülkeler Topluluğu’nun danışma meclisidir. Frankofoni Parlamenter Meclisi; parlamentoları yahut parlamentolararası kuruluşları temsil eden yetmiş sekiz üyeden oluşmaktadır.

Bu organa karşılık kabul edebileceğimiz yapı Konsey bünyesinde oluşturulan Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi’dir (TÜRKPA).

• Frankofoni Üniversite Ajansı, 1961 yılında Kanada Montréal‘de kurulmuştur. 94 farklı ülkeden 779 yükseköğretim ve araştırma kuruluşunu bünyesinde bir araya getiren bir birlik konumundadır.

Bu organa karşılık Türk Dünyası’nda benzer kabul edebileceğimiz bir yapı doğrudan bulunmamaktadır. Konsey bünyesinde ilişkili kurumlar arasın da sayılan Astana’da mukim Türk Akademisi, Frankofoni Üniversite Ajansı modeli örnek alınarak düzenlenebilir.

TASAM Yayınlarının "Türk Diasporası ve Türk Dünyası Vizyon 2023" isimli kitabından alınmıştır.
“Türk Diasporası ve Türk Dünyası Vizyon 2023“ e-kitabı için Tıklayınız
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2716 ) Etkinlik ( 222 )
Alanlar
Afrika 77 641
Asya 98 1082
Avrupa 22 638
Latin Amerika ve Karayipler 16 67
Kuzey Amerika 9 288
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1381 ) Etkinlik ( 53 )
Alanlar
Balkanlar 24 293
Orta Doğu 23 608
Karadeniz Kafkas 3 296
Akdeniz 3 184
Kimlik Alanları ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1292 ) Etkinlik ( 77 )
Alanlar
İslam Dünyası 58 781
Türk Dünyası 19 511
Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2043 ) Etkinlik ( 82 )
Alanlar
Türkiye 82 2043

Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’nin küresel hegemonyasını koruma refleksiyle hayata geçirdiği yeni Soğuk Savaş için “Önleyici Soğuk Savaş” tanımını yaptığım ve ABD’yi bu stratejiye iten gelişmeleri aktardığım kitabı 30 Aralık 2022’de Scala Yayıncılık vasıtasıyla yayımladık. ;

Kırgızistan ve Türkiye eski tarihlerden itibaren kültürel bir bağla bağlanmıştır. Türkiye - Kırgızistan arasındaki dinamik ilişkiler sadece ülkelerin arasında değil, halkların arasında da bulunmaktadır. Bu durum ekonomik, sosyal, uluslararası ve özellikle ise askerî alanda işbirliği yapmak isteğinde...;

Son yıllarda Çin, ekonomik ve askeri gücüyle dünya sahnesinde giderek daha iddialı hale geldi. Çin, kendisini küresel meseleleri şekillendirmede daha büyük bir rolü hak eden yükselen bir güç olarak görüyor. Aynı zamanda Çin, ABD ve diğer Batılı güçlerin etkisine karşı temkinli davranıyor ve uluslara...;

Çin başkanı Xi Jinping’in 22 Mart’ta Moskova’ya yaptığı 3 günlük ziyaret, Batıya karşı bir başkaldırı ve Putin’e büyük bir destek olarak algılandı. Çin uluslararası siyaset sahnesinden dışlanan Rusya’dan ne bekliyor? Beklediğini alınca ne yapar?;

Öncelikle iki hususa değineceğim. İlki; “Türklerin denizci olmadığı” ifadesine ilişkindir, bunun Türkleri aşağılayıcı bir ifade olduğunu ve tarihi bilmemekten kaynaklandığını belirtmek isterim. Diğeri ise Mavi Vatan’ın haritasını nasıl çizdiğime ilişkindir. ;

İran coğrafyası uzun yıllardır insanlığın yerleştiği bir bölge olmaktadır. Konum itibariyle Anadolu, Mezopotamya, Kafkasya ve Orta Asya gibi kadim bölgelerin kesişim noktasıdır. Persler ilk olarak Asur kaynaklarında yer almaktaydılar. Yapılan incelemeler ve çalışmalar sonucunda varılan kanıya göre İ...;

Savaşın başlamasından bir yıl geçtikten sonra, Rusya'nın neden galip gelmediği, hem ABD dış politikasında hem de daha geniş anlamda uluslararası güvenlikte en önemli sorulardan biri haline geldi. Cevabın birçok bileşeni var. ;

İnsanoğlunun doğal yaşam ortamı karalardır. Ancak, dünyanın büyük kısmı denizlerle kaplı olup deniz insanoğluna refah, zenginlik ve güç getirecek özelliklere sahiptir. Bu açıdan bakıldığında insan toplulukları, doğal olarak, sosyolojik gelişmelerinin her aşamasında evvela doğal yaşam ortamları olan ...;

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

6. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

9. İstanbul Güvenlik Konferansı (2023)

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 2

  • 20 Eki 2022 - 20 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 1

  • 06 Eki 2022 - 06 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

5. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 04 Kas 2022 - 04 Kas 2022
  • Ramada Hotel & Suites by Wyndham İstanbul Merter -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar ve başarıyı...