Dışişleri Bakanlığı’nca, 3 - 4 Eylül 2013 tarihlerinde Ankara’da, Sheraton Oteli’nde düzenlenen “Afrika Stratejileri Sektörel Değerlendirme Toplantısı“na TASAM Başkanı Süleyman Şensoy, Başkan Danışman Büyükelçi (E) Prof. Dr. Ali Engin Oba ve TASAM WORLD Direktörü Arif Ali Söğüt katılmışlardır.
Toplantı, Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Sayın Ahmet Davutoğlu’nun konuşmasıyla çalışmalarına başlamıştır. Sayın Davutoğlu, Türkiye’nin Afrika politikasının özlü bir tahlilini yapmış ve bu politikanın başarısı üzerinde durmuş, Türk - Afrika ilişkilerinin geleceğini parlak olarak değerlendirmiş, küresel aktör olmak isteyen Türkiye’nin bu amaç için Afrika’daki etkinliğinin önemini vurgulamıştır.
Toplantıya Afrika’da görevli Türk Büyükelçileri de iştirak etmişler ve toplantı boyunca, yapılan sunumlar çerçevesinde, çeşitli sorular sorarak toplantının etkinliğine katkıda bulunmuşlardır.
Toplantı’nın birinci gününün birinci oturumunda, “Afrika’da Müteahhitlik - Altyapı - Belediye Hizmetleri“ konusu ele alınmıştır. Burada, TOKİ Başkan Yardımcısı, Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı, İller Bankası ve Ekonomi Bakanlığı temsilcileri konuşmuşlar, Afrika’daki faaliyetlerini ve bu çerçevedeki düşüncelerini açıklamışlardır.
İkinci oturumu oluşturan “Sanayi, Ticaret ve Yatırımlar“ konusunda ise Ekonomi Bakanlığı, Eximbank, DEİK, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ankara Sanayi Odası ilgililerince Afrika’ya yönelik olarak gerçekleştirilenler ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu çerçevede, Afrika’ya ülkemizden büyük firmaların gitmediği, KOBİ’lerin Afrika’ya ilgi gösterdiği ifade edilmiştir. Ülkemizden Afrika’da Organize Sanayi Bölgeleri kurması da talep edildiği vurgulanmıştır.
Toplantı’nın ilk gününün üçüncü oturumu ise, “Gıda, Tarım ve Hayvancılık“ konusuna tahsis edilmiştir. Bu bağlamda, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkilileri, Türk - Fas İş Konseyi Başkanı, Türk - Uganda İş Konseyi Başkanı konu hakkında görüşlerini açıklamışlardır. Bu çerçevede, Hartum’un Kuzeyi ve Güneyi’nde Türkiye tarafından kurulmakta iki büyük çiftlik üzerinde durulmuştur. Türkiye’nin buğday ihraç eden ülke haline geldiği ve tarım alanında dünyada önemli bir konumda bulunduğu ifade edilmiştir.
Her oturumunda sonra, Afrika’da görevli Büyükelçiler ve diğer katılımcılar tarafından konuşmacılara çeşitli sorular tevcih edilmiştir. Bunlar arasında en çok soru Eximbank ile ilgili olmuştur. Bu kurumun kredi verme şartlarının daha da iyileştirilmesi istenmiştir.
Toplantının ikinci gününün birinci oturumu “Savunma Sanayii“ne ayrılmıştır. Burada Milli Savunma Bakanlığı, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, ASELSAN, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu yetkilileri söz almışlar ve Afrika’ya yönelik alanları ile ilgili değerlendirmelerini sunmuşlardır. Bu çerçevede, askeri ilişkiler için “Askeri Alanda Eğitim Teknik ve Bilimsel İşbirliği Çerçeve Anlaşması“nın imzalanması gerektiğinin altı çizilmiş. ASELSAN’ın Güney Afrika’da bürosunun bulunduğu kaydedilmiş, İDEF Fuarları’nın önemi de vurgulanmıştır. Oturum sonunda, soru-cevap kısmında konuşmacılar Eximbank kredilerinin savunma sanayiine yönelik alımlar için de kullanılmasını talep etmişlerdir.
İkinci oturum “Sağlık“ konusuna ayrılmıştır. Burada, Ekonomi Bakanlığı, Sağlık Turizmi İş Konseyi Başkan Yardımcısı, İlaç Endüstrisi İş Verenler Sendikası Genel Sekreteri söz almışlardır. Bu bölümde, sağlık turizminin önemi üzerinde durulmuştur. Sağlık alanında Afrikalılara eğitim verilmesi konusu ele alınmıştır. Afrika’ya ilaç ihracı değerlendirilmiş, Afrika’dan hasta getirilmesi, Afrika’da hastane yapımı ve işletilmesi, ülkemiz üniversitelerine tıp okumak üzere Afrikalı öğrencilerin gönderilmesi hususuna değinilmiştir.
Bu çerçevede, bir katılımcı ülkemizde tropikal hastalıklar alanında uzmanlaşma olmadığını vurgulamış ve Afrika ile sağlık alanında ilişkilerin geliştirilmesinde bu uzmanlığın önemli olduğunu ifade etmiştir.
Üçüncü oturum “Enerji - Madenler“ konusuna tahsis edilmiştir. Bu oturumda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Maden Tetkik Arama, TPAO, DEİK temsilcileri söz almıştır.
Konuşmacılar Türkiye’nin enerji merkezi haline geldiğini, ülkemizin yeni pazarlar ve hammadde bulmak durumunda olduğunu, bu amaçla Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın etkin bir politika izlediğini, son dönemde Nijer ve Sudan’a gidildiğini, Nijer’in maden yatakları ve petrolü ile ilgilenildiğini belirtmişlerdir.
Her Afrika ülkesinin maden açısından değerlendirilmesi yapılmış, bu ülkelerin güvenlik açısından riskli oldukları, ancak, Afrika’nın dünya petrol rezervlerinin % 8’ini, üretiminin % 11’ini, doğalgazının % 6’sını ihtiva ettiği ifade edilmiştir. Ayrıca, Afrika’da keşfedilmemiş petrol ve doğalgaz da bulunduğu, örneğin Mozambik ve Tanzanya’nın doğalgaz bakımından zengin oldukları, Angola ve Gana’da petrol yataklarının önemli düzeyde bulundukları, Türkiye’nin 68 milyar dolar tutan yıllık enerji faturası karşısında, yeni enerji kaynaklarına ihtiyaç duyulduğu belirtilmiştir.
Dördüncü oturum “Turizm“e ayrılmıştır. Bu çerçevede Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk - Uganda İş Konseyi Başkanı ve TURSAB Genel Sekreteri konuları ile ilgili konuşmuşlardır.
Turizm gelirimizin 32 milyar dolar civarında olduğu, Afrika’dan ülkemize yönelik sağlık turizmi için önemli kaynak bulunduğu, Güney Afrika’nın bu alanda rakibimiz olduğu, Türkiye’nin her alanda turizm eğitimi verecek durumda bulunduğu ifade edilmiştir.
İkinci günün son oturumu “Ulaştırma - Taşımacılık“ konusuna ayrılmıştır. Ulaştırma Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı temsilcileri, Uluslararası Nakliyeciler Derneği Başkanı, THY Afrika’dan sorumlu Pazarlama ve Satış Yetkilisi söz almışlardır.
Afrika’da 37 ülke ile sivil havacılık anlaşmasının yapıldığı, 8 tane ülke ile parafe edildiği, 9 ülke ile henüz anlaşma yapılmadığı vurgulanmıştır. THY’nin 103 ülkede 236 noktaya uçtuğu ve eğitim konusunda Afrika’dan gelecek taleplere, Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla kendilerine iletilmesi şartıyla, açık olduğu vurgulanmıştır.
Bu çerçevede, THY’nin her Afrika ülkesine uçmasının önemi ve Türk mallarının Afrika’ya ihracı için taşımacılık sektöründen beklentiler üzerinde durulmuştur.
Toplantıda hazır bulunan Büyükelçiler, THY’nin başkentlerine gelmelerinin Türkiye’nin Afrika’daki imajı bakımından önemini belirtmişlerdir.
Afrika Stratejileri Sektörel Toplantısı, önümüzdeki dönemde gerçekleşecek Türkiye - Afrika II. Ortaklık Zirvesi açısından hem Büyükelçiler hem de Afrika’ya hizmet götüren kurumlarımızın işbirliği olanaklarını pekiştirmek, Büyükelçilerin karşı karşıya kaldıkları sorunları dile getirmek ve Türkiye - Afrika stratejisini etkinleştirmek bakımlarından çok yararlı olmuştur. Bu toplantının, belli aralıklarla yapılması, Türkiye-Afrika ilişkilerinin karşı karşıya kaldığı sorunların giderilmesi, Afrika politikamızın daha etkin hale gelmesi en önemlisi “sektörel ve finansal derinleşme“ açısından önem taşımaktadır.