STRATEJİK RAPOR (ÖZET)
Türkiye’nin Stratejik Vizyonu 2023 | Stratejik Lokomotif Sektörler
GÜVENLİK, SAVUNMA VE SAVUNMA SANAYİİ 2023 KONGRESİ
Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. kuruluş yıldönümü 2023 yılını sembolik bir milat kabul ederek, ülkemizin geleceğine ışık tutmak üzere, TASAM’ın girişimi ile T.C. Cumhurbaşkanlığı Himayeleri altında, 2008’de başlatılan ve halen devam etmekte olan “Türkiye’nin Stratejik Vizyonu 2023“ projesi çerçevesinde 6 ana tema altında toplanan Makro Öngörüler’in tamamlanmasının ardından, Türkiye’yi 2023 yılı hedeflerine ulaştırabilecek 9 Stratejik Lokomotif Sektör belirlenmiş, 2012-2013 yıllarını kapsayan bir çalışma ve eylem planı çıkarılmıştır.
Bu sektörler arasında, “Savunma Sanayii“ çalışmaları, kalkınmanın sürekliliği ve ülkemiz kaynaklarının etkin kullanımının güvenliğe doğrudan ve geniş kapsamlı etkisi ile ön plana çıkmaktadır. Savunma Sanayii teknolojik açıdan sürekli gelişen ve öncelikle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik boyutunun yanı sıra, dış pazarda giderek artan rekabet avantajı yönü ile de dikkatleri üzerine çekmektedir. Ülke güvenliği ve savunma sanayii konusunun tüm boyutları ile incelenerek tartışılması ve geleceğe yönelik - üzerinde çalışılmış - önerilerde bulunulması maksadıyla, planlanan Uluslar arası katılımlı “Güvenlik, Savunma ve Savunma Sanayii“ Kongresi, 18-19 Ekim 2012 tarihlerinde TASAM koordinasyonunda SSM kurumsal desteği ile Ankara’da Hilton Oteli’nde gerçekleştirilmiştir.
Konu ile ilgili kamu ile özel kurumlardan üst düzey katılımcıların yanı sıra güvenlik, savunma, dış politika ve savunma sanayii alanlarındaki yerli/yabancı uzman ve araştırmacıların, diplomatların, akademisyenlerin, Sektör firmaları temsilcilerinin katılımı ile interaktif bir ortamda gerçekleştirilen Kongre’de planlanan konular, programa uygun olarak tüm yönleri ile ele alınmıştır. Sunumlar ve tartışmalar sonucu, Sektör’ün 2023 Vizyonu’nun oluşturulmasına önemli katkı sağlayabilecek sonuçlara ulaşıldığı değerlendirilmektedir. İncelenen konuların bir kısmı önceden üzerinde çalışılmaya başlanan konular olmakla birlikte, Kongre sonucu oluşturulan bilgi havuzunun ve tartışmaların, bu konuların değişik bir perspektif ile yeniden ele alınmasına, her geçen gün yarattığı katma değer ile gelişimini sürdüren Türk Savunma Sanayii’ne yeni bir bakış açısı sağlayabileceği de değerlendirilmektedir.
İki gün boyunca gerçekleştirilen 6 oturumda tartışılan konu başlıkları aşağıda sunulmuştur.
1 - Yeni Güvenlik Ortamı ve Türkiye’nin Savunma Sanayii
2 - Savunma Sanayiinde Teknoloji Yönetimi 2023
3 - Çok Boyutlu Dünya Rekabetinde Sürdürülebilir Savunma Sanayii Politikaları
4 - Çok Boyutlu Türk Dış Politikasında Savunma Sanayiinin Rolü
5 - Üniversiteden Sektöre İnsan Kaynağı Planlaması
6 - Savunma Sanayiinde Uluslararası İşbirliği Politikaları
Çok Boyutluluk paradigması ve bu yeni paradigmanın getirdiği sofistike rekabet temelinde “Entegrasyon“, “Mikro Milliyetçilik“ ve “Öngörülemezlik“ kavramlarının Yüzyıl’ın yeni parametreleri olduğu vurgulanmıştır. Bu parametrelerin etkisi ile Kuzey Afrika, Orta Doğu ve Güney Asya üzerinde yaşanan ve yaşanacak olası gelişmelerin Türkiye için güvenlik başta olmak üzere çok boyutlu tarihî fırsat ve tehditler içerdiği belirtilmiştir.
Cari Açık, tüketim, büyüme ve kamu finansmanı ilişkisi içerisinde kronik hale gelen cari açık ve katma değer üretimi sorunu açısından Savunma Sanayii’nin makul sürede Türkiye’nin sonuç alabileceği üç sektörden biri olduğu üzerinde önemle durulmuştur. Savunma Sanayii’nin stratejik konumu nedeni ile inşa edilecek dış kapasitenin yalnız ekonomik değil çarpan etkisi ile çok boyutlu kazanımlar getireceği şüphesizdir.
GSMH içerisinde Türkiye’nin % 3,9 olan yıllık savunma giderleri payının % 1,3’lere kadar inmiş olması Devlet’in eğitim başta olmak üzere farklı alanlara daha fazla yatırım yapmasını sağlamıştır. Fakat Yüzyıl’ın temel trendleri değerlendirildiğinde bu oranın kademeli olarak önceki oranlara yükseltilmesinin gerekliliği üzerinde durulmuştur. Rusya’nın çok yakın bir tarihte önümüzdeki 10 yıl için 684 milyar dolarlık bir savunma sanayi bütçesi açıklamış olması bu konuda örnek olarak sunulmuştur.
Savunma ve güvenlik alanında büyük değişimlerin yaşandığı günümüzde yeni açılımlar ve işbirliklerinin yanı sıra çeşitli krizler ve değişimlerle de güvenlik ortamının genel bir düzensizlik ve istikrarsızlık içinde bulunduğu, dünyanın kolektif düzenleyici güçlerinin etkilerini kaybetmeye başladıkları, küreselleşme ve bu olguyu daha belirgin hale getiren iletişim teknolojilerindeki gelişmeler ile asimetrik tehdit ve belirsizlik ortamının, ülkeleri güvenlik ve savunma anlayışlarında yeni stratejiler aramaya yönelttiği görülmektedir.