Uzun Bir Yol Var Aramızda: Bir Ucunda Brezilya

Makale

TASAM ve bir Brezilya sivil toplum örgütü olan FGV işbirliği ile yapılan toplantı nedeni ile geçen hafta Brezilya’daydık. İki gün süren toplantıda, iki ülke arasındaki farklar bir kenara bırakılarak benzerlikler, ortak paydalar ve her türlü işbirliği olasılığı üzerinde duruldu....

TASAM ve bir Brezilya sivil toplum örgütü olan FGV işbirliği ile yapılan toplantı nedeni ile geçen hafta Brezilya’daydık. İki gün süren toplantıda, iki ülke arasındaki farklar bir kenara bırakılarak benzerlikler, ortak paydalar ve her türlü işbirliği olasılığı üzerinde duruldu. Gerçekleştirdiğimiz şey bir birbirini anlama, anlaşma ve tanışma fırsatıydı. Dolu gittik, yeni deneyimlerle dopdolu döndük. Gördüklerimiz, öğrendiklerimizin tanığı.

Brezilya’ya bir TAV Gerek, Demir Tavında Gerek

Havaalanları ziyaretçilerin gittikleri ülke ile tanıştığı ilk mekânlar. Ne yalan söyleyeyim. Bu dev ülkenin, sahip olduğu her zenginliğe ilaveten bir de TAV’ı olup ta havaalanlarını modernize edebilseydi diye düşünmekten kendimi alamadım. Belki o göçmen ülkesi Brezilya’nın yabancıları tavlamak için TAV’a ihtiyacı yok diye düşünebilirsiniz. Ama bence müziksever gönüllere taht kurmuş Carlos Antonio Jobim havaalanı, kesinlikle bir TAV dokunuşunu hak ediyor. Havaalanına Jobim adını veren bu ülkeye bence TAV bir teklif ile gitmeli. Demir tavında gerek. Bence Ulaştırma Bakanlığı bir girişim başlatmalı ve TAV’ı da peşine takmalı.

Ya sonra? Sonra da biz ülkemizde bir havaalanına bir sanatçının, bestecinin, ressam veya şarkıcının adını vermeliyiz ki bir şey verip, bir başka şey almış olalım. Örneğin Sivas’a Âşık Veysel Havaalanı, Bursa’ya Müzeyyen Senar, İzmir’e Adnan Saygun, Bodrum’a Halikarnas Balıkçısı Havaalanı ne kadar yaraşırdı!

İnsan Her yerde İnsan

Aradaki uzun mesafe, dil ve kültür farkı hiç önemli değil. Özdeki insanı anlamak ile başlıyor her şey. Adının anlamı “Kızıl Ağaç“ olan Brezilya, Karyoka’sı, yerlisi, Afrika ve Orta Doğu kökenlisi ile bize bizden yakın. Sadece başka türlü bir yaşam biçimleri ve alışkanlıkları var o kadar. Güleç yüzlü ve yaşamı hafife alan bir insan sıradan Brezilya’lı. Ama Brezilya, onca kalabalığa, hınç-a-hınç değil. Daha doğrusu gördüklerimiz “hınçlı kalabalıklar“ değil. Farkları bir potada eritmişler. Ne etnik, ne mezhebi farklar umurlarında. Elvan elvan (renk renk) insan hep bir arada, hep yan yana, el ele, kol kola.

Ya Nasip

Hayata karşı bir başka kabulleniş içindeler. Onun için de mutlular. Fakirliğe, üstesinden gelinemeyen sefalete rağmen yüzlerinden mutluluk okunuyor. Sahip olduklarına şükrediyor gibi bir halleri var. Oysa o zengin ülkede de insanlar ulusal servetten eşit pay almıyor(Beşeri Kalkınma indeksleri hala bir hayli düşük).

Belki hangi kökenden gelirse gelsin beyazlar efendi, yerli ve Afrika kökenliler ise efendilerin hizmetinde. Ama yine de Brezilya’da herkes yerinden memnun. Aklıma Jorge Amado’nun kitabındaki Suriye asıllı “Nasip“ geliyor. Onun günlük uğraşıları, adeta isminden esin almış sessiz kabullenişi ve Mavi Jakaranda ağaçları altında büyüttüğü sevgisi geliyor. Bahia’ya doğru uzanmak istiyorum. Ah biraz daha zaman olsaydı! Ama eminim birçok yeni “El Turco“ bizim yerimize çoktan gitmiş ve dönerci dükkânından başlayarak, seyahat acentesi veya otel, motel açmıştır bile. Son yıllarda kazandığımız girişimci ruhu ile her yerde bir Türk veya Türkçe konuşan görmek mümkün artık. Bu Brezilya için de geçerli.

“Tarçın Kokulu Kız“ Neredeydi?

Ev sahiplerimize uyup, kahveyi çubuk tarçın bandırarak yudumluyoruz. Aklıma “Tarçın Kokulu Kız“ Gabriella geliyor. Favela’lar(gece kondu), sırtını yüksek tepelere yaslamış, zengin şehrin bir ucunda, kibirsiz, öykünmesiz sere serpe denize girenleri temaşa ediyor. Bir kısmının manzarası ve görünümü aynen Rumeli Hisar üstü’ ndeki Küçük Armutlu gibi. Gabriella acaba orada mı diye düşünüyorum. Yok, o Bahia’da bir yerde olmalı. Nasip onu affetmişti ya! Pejmürde fakirliğini ve ezilmişliğini gölgede bırakan etnik güzelliği, o zengin ve altın yürekli adamı tutsak aldığından beri, Brezilya’da farklar değil aşklar ve ahenk egemen olmuştu ya! Ama yine de sefalet var. Sefalette çare arayışları var. Favella’lar, yaygın işsizliğin tadını, günü birlik turları kabul ederek çıkarma çabasında. Yaşam biçimlerini ticarileştirmenin yolunu bulmuşlar. Gitmedik ama gitmiş kadar olduk. Tabii bu Türkiye’den bir hayli farklı bir bakış açısı. Ama Favella’ları ziyaret eden epey Türk turist var. Zenginleşen Türkiye, Brezilya’nın fakirine bir çeşit katkı sağlıyor.

Brezilya ile Daha Yakın İlişki Mümkün

Biz dünyayı keşfediyor, Türkiye’nin artısını eksisini, benzerlik ve farklarını değerlendiriyoruz. Ufkumuz geniş, heyecanımız yoğun. Evet, “uzun bir yol var aramızda, bir ucunda Brezilya, bir ucunda biz“. Ama aşılamayacak duvarlar yok. Brezilya Türkiye ile Türkiye Brezilya ile daha yakın, daha kapsamlı ilişki kurmaya hazır. Her ikisinin de birbirini tamamlayacak potansiyeli ve en önemlisi niyeti var. Kültürden sanata, enerjiden ticarete, ortak yatırımlara geniş bir yelpaze var. Biz gidip gördük. Mermer satıp yumurta alıp gelenleri andık. “Kötü su“ (Ipanema) yu gördük. İyi suyunu içtik. TASAM buna bir fırsat sağladı. Ama her fırsat Türkiye için.

Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2711 ) Etkinlik ( 222 )
Alanlar
Afrika 77 641
Asya 98 1078
Avrupa 22 637
Latin Amerika ve Karayipler 16 67
Kuzey Amerika 9 288
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1381 ) Etkinlik ( 53 )
Alanlar
Balkanlar 24 293
Orta Doğu 23 608
Karadeniz Kafkas 3 296
Akdeniz 3 184
Kimlik Alanları ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1292 ) Etkinlik ( 77 )
Alanlar
İslam Dünyası 58 781
Türk Dünyası 19 511
Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2042 ) Etkinlik ( 82 )
Alanlar
Türkiye 82 2042

Türk siyaset hayatında kamplaşmaya yol açan yaşam tarzı çatışmasının psikolojik, sosyopsikolojik yönü başta olmak üzere tarihin derinliklerinden gelen faktörlerle çeşitli açılardan sorgulanmasına hasredilen kitap 160 sayfadan oluşuyor. ;

Dünyadaki en güçlü ve etkili istihbarat servisleri açısından merak edilen en önemli konuların başında, Çin’in Afrika’daki askeri ve siyasi stratejik planları gelmektedir. Afrika madenleri ve enerji yatakları Çin’in bu kıtaya yönelmesinde temel etkendir. ;

Göç, ulus-devletlerin düzenlemesi ve kontrol altında alması gereken bir 21. yüzyıl gerçekliği midir? Bu sorunun yanıtına farklı Uluslararası İlişkiler (Uİ) teorilerinden görece farklı yanıtlar verilebileceği düşünülse de ortak bir kabule varılabilir: Uluslararası göçün düzenlenmesi. Göç ve güvenlik ...;

Artık, ulusal ya da uluslararası her seviyede güvenliği geçmişin anlayış ve kurumları ile sağlama imkânı zayıflamaktadır. Hızla gelişmekte olan teknolojilerin neden olacağı ekonomik ve toplumsal dönüşümler, uluslararası düzenin de yeni bir çerçeveye yani devletsiz (sınırların olmadığı post-modern) s...;

18-19 Şubat tarihlerinde Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da “Afrika Birliği Devlet ve Hükümet Başkanları Kongresinin 36. Olağan Toplantısı gerçekleştirildi. Bu zirveye, açılış töreninde İsrail’in Etiyopya Büyükelçisi Sharon Bar-Li'nin akredite şartlarını yerine getirmediği gerekçesiyle güvenlik pe...;

Uluslararası mecrada bir “Türkiye Markası“ hâline gelen Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi, TASAM 2004-2023 Faaliyet Raporu’nu yayımladı.;

Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bugüne ABD’nin büyük stratejisinin ne olması gerektiği konusunda yoğun bir tartışma yaşanmaktadır. Özellikle 11 Eylül olayları, Irak Savaşı ve 2008 küresel finansal krizinin etkileriyle ABD dış politikasının tarihsel motiflerinden biri olan izolasyonist eğilimin yeni b...;

Afrika kıtası sahip olduğu zengin yeraltı ve yerüstü kaynaklarıyla yüzyıllardır başta Batılı devletler olmak üzere küresel aktörlerin ilgisini çekmektedir. Ancak Soğuk Savaş’tan itibaren siyasi nedenlerle de Afrika’nın, küresel aktörlerin dış politika ajandalarında büyük bir öneme sahip olduğunu söy...;

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

7. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

6. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

9. İstanbul Güvenlik Konferansı (2023)

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

5. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 04 Kas 2022 - 04 Kas 2022
  • Ramada Hotel & Suites by Wyndham İstanbul Merter -
  • İstanbul - Türkiye

4. Denizcilik Ve Deniz Güvenliği Forumu 2022

  • 03 Kas 2022 - 03 Kas 2022
  • Ramada Hotel & Suites by Wyndham İstanbul Merter -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.