Kıbrıs Rumlarının Garantörlük Oyunu

Makale

Kıbrıslı Rumlar 21 Aralık 1963 tarihinde adanın tümünü ele geçirmek ve Kıbrıslı Türkleri aynen Girit’te yaptıkları ...

Kıbrıslı Rumlar 21 Aralık 1963 tarihinde adanın tümünü ele geçirmek ve Kıbrıslı Türkleri aynen Girit’te yaptıkları gibi adadan sürmek ve yok etmek için saldırılara başladıkları vakit kendilerini aslan, Kıbrıslı Türkleri de bir lokmada yutulacak tavuk gibi görüyorlardı dört misli nüfusa ve devlet olanaklarına sahip oldukları için.

Makarios kendini muzaffer bir komutan ve bölgenin en güçlü lideri, Türkiye’yi ve Batı dünyasını da dikkate alınmayacak kuruluşlar olarak addediyordu. Türkiye’nin adada soykırım altında kırılan Kıbrıslı Türkleri bu mezalimden kurtarmak için harekete geçemeyeceğinden, BM’de politik üç beş protesto yaptıktan sonra yerine oturacağından adı gibi emindi. Bu nedenle de 1960 Anayasasında var olan EK 1, Garantiler ve İttifak Anlaşması onun için çok önemli değildi. Nasıl olsa güçlü olan kendisi, zayıf olan da Kıbrıslı Türkler ve Türkiye’ydi. Her zaman güçlü olanın kuralları geçerliydi ve güçlü olan neyi isterse onu yapmakta serbestti.

Makarios’un, Rum siyasilerin, RMMO komutanı ve subayları ile Kıbrıs Rum halkının görüşleri aynen bu şekildeydi 15 Temmuz 1974 tarihinde Yunanistan’ın adayı ilhak etmek için Kıbrıs’ta yaptığı darbeye kadar. Darbe ve darbe sonrası 20 Temmuz 1974 tarihinde gerçekleşen “Mutlu Barış Harekâtı“ Kıbrıslı Rum siyasilerin ve Kıbrıs Rum halkının bu inanışını kökünden yıktı ve değiştirdi.

Bizden dört misli fazla nüfusa sahip oldukları için kendilerinin yenilmez ve karşı konulamaz bir ordu olduklarını zannettiler. BM Barış Gücü’nün ada bulunmasına rağmen, her istedikleri vakit Kıbrıslı Türklerin gözünü korkutmak, sindirmek ve öldürmek amaçlı zayıf ve korumasız Kıbrıslı Türklere saldırdılar. Ele geçirdikleri köylerde ellerinde Türk Bayrakları ile gösteriler yapan Rum Milli Muhafız Ordusunun, Türk Ordusu karşısında nasıl ayakları arkalarına vura vura kaçtıklarının gözleri ile gören canlı bir şahidim ben.

1974 Mutlu Barış Harekâtı ile kendilerinden daha güçlü orduların olduğunu ve Türkiye’nin de gerek gördüğü anda uluslararası haklarını kullanarak adaya müdahale edebileceğini gören ve yaşayan Kıbrıslı Rumlar, o gün bu gündür Türkiye’nin Garantörlüğünü ve garanti Anlaşmasını dillerine dolamaya başladılar. Biliyorlar ki Rum Milli Muhafız Ordusu asla Türk Ordusunun karşısında duramaz ve tutunamaz. Bu nedenle de Türk ordusu adadan gitmediği müddetçe de adanın tümüne hâkim olmaları sadece pembe bir düştür ve pembe bir düş olarak kalmaya da mahkûmdur.

Makarios’un 1977’de ölümünden sonra başa geçen Kyprianu’dan başlamak üzere başa geçen her Rum Başkanın Kıbrıs Rum halkına verdiği ilk söz, Türkiye’nin garantörlüğünün ve garanti sisteminin kaldırılması, Türk askerinin adadan tümüyle gitmesi ve Türkiye’den gelen kardeşlerimizin tümü ile geri gönderileceği yönünde çalışmak oldu.

Anastasiadis’in, hepimizi enayi yerine koyarak öne sürdüğü gerekçe “Bir AB devletinin garantörünün AB dışından olamayacağı, bu nedenle de Türkiye’nin garantörlüğünün kaldırılması, Türk askerinin de geri gitmesi“ şekline dönüştü. Bu söylemini de her platforma dile getiriyor artık, özellikle de müzakerelerin devam ettiği bu süreçte.

Anastasiadis bu işe şimdi AB’yi de bulaştırdı ve Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini de Kıbrıs’a yaptığı ziyarette “Kıbrıs için en iyi garantinin AB olduğunu“ dile getirdi. Anastasiadis niye acaba bize AB’nin kurucusu ve lokomotifi olan Almanya’nın garantörünün AB dışındaki bir devlet olan ABD olduğundan hiç bahsetmiyor, gerçekten de çok merak ediyorum.

Bu konuda ABD Başkanı Barak Obama’nın resmi bir açıklaması var. The WHITE HOUSEPRESIDENT BARACK OBAMA, The White House, Office of the Press Secretary, For Immediate Release June 07, 2011, Fact Sheet: U.S.-Germany Security Cooperation
https://www.whitehouse.gov/the-press-office/2011/06/07/fact-sheet-us-germany-security-cooperation, sayfasındaki bu açıklama ABD ile Almanya arasında Güvenlik anlaşması olduğunu ve Almanya’da 51,000 kişilik bir ABD ordusu bulunduğunu ortaya koymakta. ABD’nin Almanya’nın garantörü olduğu konusu Detlef Junker’in derlediği, “The United States and Germany in the Era of the Cold War, 1945-1990“, A HANDBOOK Volume 1: 1945-1968, University of Heidelberg, GERMAN HISTORICAL INSTITUTE, Washington, D.C. and Cambridge UNIVERSITY PRESS adlı kitabın 7. Sayfasında da yer alıyor.

AB dışındaki bir ülkenin AB’nin temel direği olan Almanya’da USEUCOM, USAFRICOM, USAREUR, USAFE adlı askeri merkezleri (Military Headquarters) ve ordusu olacak ama KKTC’de Türk askeri olmayacak diyor Kıbrıslı Rumlar. Üstüne de bu tutarsızlığı, bu saçmalığı utanmadan, sıkılmadan ortaya atıp savunuyorlar… Pes doğrusu.
Ata ATUN
e-mail: ata.atun@atun.com veya ata.atun@gmail.com
http://www.ataatun.org
Facebook: AtaAtun1
http://www.twitter.com/ataatun
31 Ekim 2016

Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2813 ) Etkinlik ( 228 )
Alanlar
TASAM Afrika 80 655
TASAM Asya 100 1132
TASAM Avrupa 23 659
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 300
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1413 ) Etkinlik ( 56 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 25 628
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 191
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1307 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 521
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2065 ) Etkinlik ( 84 )
Alanlar
TASAM Türkiye 84 2065

TASAM Afrika Enstitüsü öncülüğünde oluşturulan “Afrika 2063 Ağı“ uzmanlık, etkileşim ve işbirliği inisiyatifi kapsamında; Enstitü ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Erciş İşletme Fakültesi iş birliğinde 18 Haziran 2023 tarihinde “Stratejik Araştırma, Ağ ve Kapasite Geliştirme“ teması altında düzenlene...;

Politikalarının bazı yönlerini anlamak zor olsa da yönetimin ulusal güvenlik stratejisinin özünde bir mantık bulunuyor. Trump yönetimi; daha önce ABD’nin benimsediği ve küresel düzenin inşa edilip sürdürülmesini hedefleyen stratejiyi yanlış bir yaklaşım olarak değerlendiriyor ve Amerikan gücünü tüke...;

Amerika Birleşik Devletleri ve Çin şu günlerde çok az konuda hemfikir, ama üst düzey yetkililerin aynı fikirde olduğu şaşırtıcı bir konu var: dünya çok kutuplu düzene geçiyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, verdiği ilk röportajlarından birinde ABD’nin geçtiğimiz on yıllarda tadını çıkardığı tek k...;

Her şey, Avrupa gücünün ve Batı ilerlemesinin sembolü olan üç veya dört generalle başladı ve bugün kimse tam sayılarını bilmiyor. Batıdan gelen bu generaller hala İsrail’in Batı planları çerçevesinde askeri senaryolara sokuyorlar. Mossad’ın başındaki David Mircea’da Avrupa’daki dış operasyonlard...;

Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın mesleki deneyim, bilgi ve araştırmalarına dayalı deniz temalı felsefi, tarihî, bilgi veren ve anılarını da içeren ilginç makalelerini derlediği “Denizden Çıkan Yazılar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak yayımlandı. ;

Osmanlı ve kısmen de Cumhuriyet dönemine ait genel tarihin deniz veçhelerindeki ilginç olaylarını kısa hikayeler şeklinde özetleyen Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın “Osmanlıdan Cumhuriyete Deniz Tarihimizde İz Bırakan Olaylar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak...;

BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) küresel sistemde yükselen güçlerin sesi olma iddiasıyla ortaya çıkan ve özellikle Küresel Güney’in taleplerine dikkat çekmeyi amaçlayan önemli bir platformdur. Ancak bu yapının halen tam anlamıyla kurumsal bir uluslararası örgüt olmadığı açıkça...;

Devletlerin güvenlik politikaları, yalnızca mevcut tehditlere karşı alınan önlemlerle değil, tehditleri nasıl tanımladıkları ve bu tehditleri ne ölçüde tarihsel, ideolojik ya da stratejik olarak kurguladıklarıyla doğrudan ilişkilidir. Bu bağlamda İsrail, güvenlik doktrinleri açısından istisnai bir ö...;

9. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

7. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

4. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

8. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

2. Yeniden Asya Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

Afrika 2063 Ağı | İstişare Toplantısı 3

  • 18 Haz 2025 - 18 Haz 2025
  • Çevrimiçi - 13.00

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 1

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Oca 2024 - 10 Şub 2024
  • İstanbul - Türkiye

11. İstanbul Güvenlik Konferansı (2025)

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar ve başarıyı...