Perikles'in Dönüşü

Yorum

Yunan halkı Çipras’ın partisine oy vererek Perikles’in yaptığı gibi, 2500 yıl sonra siyaseti yeniden insan odaklı, siyasileri de yeniden erdem ve vatanseverliğin merkezine davet etti. ...

Yunan halkı Çipras’ın partisine oy vererek Perikles’in yaptığı gibi, 2500 yıl sonra siyaseti yeniden insan odaklı, siyasileri de yeniden erdem ve vatanseverliğin merkezine davet etti. Halkın mesajı gerçekleşebilirse, bu değişim Fransız Devrimini dahi geride bırakabilir. Çünkü Fransa’da halk krala meydan okumuştu. Yunanistan’da halk Çipras’ın şahsında yaklaşık 150 yıllık dünya ekonomik ve politik sistemine meydan okuyor. Çipras’ı Perikles’e benzetmek için çok neden var. Daha doğrusu Çipras Perikles olmak zorunda gibi gözüküyor. Önce Perikles’i kısaca tanıyıp Yunan halkının yeni devrimini daha sonra analiz edelim. “Thukydides’e [1] göre ‘Atinalıların birincisi’ olan Perikles, kişiliğinde büyük devlet adamını tanımlayan, birbirine bağlı dört ‘erdem’i bir araya getirir. Zeki’dir: yani bir siyasal durumu çözümleme, olayı tam olarak önceden görme ve buna bir eylemle karşılık verme yeteneği vardır. Ne zaman Halk Meclisi önünde konuşsa, önder tacını çıkarıp ayaklarının dibine bıraktığı, onu ancak herkesin onayıyla yeniden başına koyduğu söylenir. Dilinde yıldırım vardır, derler. Üçüncü erdemi en katıksız yurtseverliğidir: Ona göre hiçbir şey yurttaşlarının çıkarından, Atina siyasetinin şerefinden önce gelmez. En sonu, o kesinlikle çıkarını gözetmez.[2]

Yeni Değişimin Olası Boyutları
Öncelikle Yunanistan jeopolitik parametreler bakımında kolay yönetilebilir, toparlanabilir bir ülke. Nüfusu az, sanayi ile kirlenmemiş, verimli ve çeşitli güzelliklere sahip ana karası ve muhteşem adaları ile Ege ve Adriyatik var. Dünya medeniyetini kuran bir geçmişi var. Ataları hala evrensel düşünce ve buluşları ile dünyaya yön vermeye devam ediyorlar. İyi eğitilmiş ve milliyetçi bir halka sahip. Üstelik bu halk son derece dindar ama bir o kadar da milliyetçi ve onurlu. Yunan deniz ticareti yaklaşık 350 milyar dolarlık dünya taşımacılık pastasının yaklaşık % 15’ni alıyor. Sadece Rodos Adası’nın 2013 turizm geliri yaklaşık 6 milyar dolar.[3] AB üyeliği sonrasında Yunanistan’ın aldığı yardımları iyi yönetemediği siyasilerin kendi çıkarları uğruna halkı ihmal ettikleri biliniyor. Diğer taraftan kamu görevlilerinin uzun yıllar normalüstü maaş ve ikramiyeye alıştırıldıkları gerçeği var. O nedenle bu kesim ve aileleri için son beş yıldan bu yana devam eden kriz, onların acılarını daha da artırdı. Çipras’ın adaletli, dürüst, eşitlikçi ve rasyonel bir ekonomik yönetimle 11 milyon Yunanlıyı huzur ve refaha kavuşturması, onlara sağlayacağı isteklendirme ile iki yıl içinde daha güçlü bir ekonomiyi inşa etmesi mümkündür.

Türkiye ve Yunanistan Neden Düşman Yapıldı?
Türkiye ve Yunanistan 1952’den bu yana NATO’dalar, 100 yıldan bu yana düşmanca silahlandırılıyorlar? Güya ABD 7/10 oranı ile silahlandırmada adaleti sağladı. Türkiye ve Yunanistan 450 yıllık ortak kültürel geçmiş, birbirini tamamlayan eşsiz bir coğrafya ve en uygun jeopolitik parametreler yönüyle federasyon yapısı içinde bulunmaları gereken iki ülkedir. Yunanistan’da siyasiler ve kilise yıllarca iki ülkeyi düşmanca bir yapı içinde tutmayı başardı. Yıllarca Türkler gelmesin diye doğu Ege Adalarını (Midilli, Sakız, Sisam, İstanköy) turizme açmadılar. Çünkü Yunanlı siyasiler şartlandırılmışlardı. Ama bu son kriz bir gerçeği ortaya çıkardı. Doğu Ege Adaları Türklerin sayesinde ekonomik krizi çok hafif atlattı veya yaşamadı. Çipras’ın Perikles kadar vizyonu varsa, Türkiye ile olan sorunları minimize ederek askeri harcamaları azaltabilir. Böylece halka verdiği sözleri tutma yolunda önemli bir tasarruf sağlayabilir. Maalesef Türkiye’nin böyle bir şansı yok. Çünkü her tarafımız her an ateş çemberine dönebilir. NATO’yu bile sorgulayabilen Çipras’ın partisi bunların altından kalkabilir mi? Bence kalkabilir. Öncelikle yapılması gereken Yunanistan’ı bağlantısız bir siyasi statüye sokmaktır. Yunanistan potansiyel kaynakları ile bu statüyü rahatlıkla sürdürebilir. Çipras’ın modeli tutarsa bundan en fazla mutluluk duyacak kişi sanırım, Marksizm’e farklı bir yaklaşım sunan Fransız ekonomist Thomas Piketty’i olacaktır. Ancak bu noktada birçok soru gündeme gelecektir? Çipras dört bir yandan içerden ve dışarıdan baskı altına alınacaktır. Finans-Kapital Sistem kötü örnek Çipras’ı durdurmaya çalışacaktır. Çünkü kafalarında aşağıdaki olası soru ve senaryolar bulunmaktadır.

· NATO’dan çıkacak Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi gibi Rusya’ya yanaşabilir mi?
· Türkiye ile ezeli yapay düşmanlık Atatürk-Venizelos dostluğuna dönüştürebilir mi?
· Euro’dan çıkma cesaretini göstererek ikinci Alman işgalinden kurtulabilir mi?
· Çipras’ın sistemi başarılı olursa bu etki domino taşı etkisi yaratabilir mi?
· Çipras, dünya ile özdeşleşmiş Yunan iş dünyası ve Kilise ile çatışma yaşayabilir mi?
· Türkiye-Yunanistan-KKTC- Güney Kıbrıs anlaşarak, Kıbrıs’ı ABD, AB, İngiltere ve Rusya’nın nüfuz alanından çıkarabilirler mi?

Daha onlarca soru ve senaryo gündeme gelebilir. Soru ve senaryoların çokluğu Yunanistan temelinde bölgede ve dünyada ne kadar radikal bir değişim yaşandığını göstermektedir. Dünyada ilk olimpiyatlar Atina’da yapıldı. Zaman artık Batı’da da değişim zamanıdır. Bunun meşalesi de Atina’dan ateşlenebilir. Eğer Perikles gerçekten Atina’ya dönerse tarihe geçecek daha birçok şey yaşanabilir.

Ocak 2015


[1] Heredot'tan sonra Yunanlıların ikinci büyük tarihçisi ( MÖ: 460-400)
2 Ayşe Sina Atinalı Perikles: Yaşamı ve Dönemi. Tiydem Yayıncılık Ankara 2011; dergipark.ulakbim.gov.tr/usakjhs/article/download/.../5000038606
[3] http://www.discovernewport.org/documents/industry-resources/ri-tsa-2013-with-regional-data.pdf
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2786 ) Etkinlik ( 223 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 650
TASAM Asya 98 1121
TASAM Avrupa 23 652
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 296
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1406 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 23 623
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 189
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1305 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 519
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2056 ) Etkinlik ( 83 )
Alanlar
TASAM Türkiye 83 2056

2008-2009 krizi, neo-liberal küreselleşme sürecinin merkezinde yaşanan ve önemli dönüşümleri beraberinde getiren kritik bir eşik olarak nitelendirilebilir. Söz konusu dönüşümlerin başında, artan gelir adaletsizliği ve küresel demokrasinin izleyeceği seyir gelmektedir. ;

20 yüzyıl ve 21. yüzyıl başlangıçları itibariyle birbirine çok benzemektedir. Bu benzerliğin ana teması, özellikle bilim üretme yöntem ve biçimleri üzerine ciddi eleştirilerin geliştirilmiş olmasıdır. Geldiğimiz 21. yüzyıl başında ise bağlantısallık/bütünsellik bağlamında yeni bilim ve yeni kültür a...;

Afrika, birçok ekonomi ve önemli sektörün toparlanmaya devam etmesi, ekonomik dengesizliklerin iyileşme belirtileri göstermesi ve bölgenin egemen borç baskılarının en kötüsünün geride kalmasıyla 2024'ü ekonomik bir yükselişle tamamlıyor. Dış borç ve borç servis yükleri hâlâ yüksek olmasına rağmen, d...;

Bundan sonra hayatımızda daha farklı şekillerde Çin konusunu duyacağımız için Çin’i daha yakından tanımak adına bazı notlarımı ve yorumlarımı sizlerle paylaşmak istedim. Buradaki tespitler direkt bir sonuca ulaşıyormuş gibi görünse de esasında son aylarda hem İngiltere hem başka yerlerde katıldığım ...;

Türkiye, yükselen bir güç olarak Afrika ile ilişkiler kurma yolunda çalışıyor. Uluslararası düzeyde bu, özellikle Somali ile dikkat çekici hale geldi. Turkish Airlinesin Somali ile tarifeli uçuşları bu bağlantının bir sembolü oldu ve hem cesur bir adım hem de sorunlu bir Afrika ülkesiyle bağlantıya ...;

Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki 28 Mart 1993 çatışmaları Türkiye ve Ermenistan ilişkilerini de olumsuz yönde etkilemiştir. 3 Nisan 1993’de Türkiye, Ermenistan'a tahıl sevkiyatını durdurdu ve iki ülke arasındaki kara sınırını kapattı. Tarihi sorunların yanı sıra, Dağlık Karabağ krizi, o zamandan ...;

Türk medyasının son 20 yılda geçirdiği dönüşüm birbirine uzaktan bakan, ama iletişimi sınırlı, birbirini yorumlamaktan çok yargılamaya eğilimli kamucuklar yarattı. Medya bugün hükümete yakın gruplarının elindeki medya ve muhalif medya ayrılığının yanı sıra irili ufaklı birçok ideolojik kampa ayrılmı...;

1300 – 1600 arası dönemde Anadolu, dünyanın bir numaralı tekstil üretim bölgesiydi. Türkiye’de üretilen pahalı kemha ve sof kumaşı, Rus çarlarının ve boyarlarının , İtalyan ve Fransız prens ve prenseslerinin ve İskoç piskoposlarının da aralarında bulunduğu Avrupalı seçkinlerden büyük ilgi gör...;

10. İstanbul Güvenlik Konferansı (2024)

  • 21 Kas 2024 - 22 Kas 2024
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 1

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Oca 2024 - 10 Şub 2024
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2023 Dönem 1

21. yüzyıl güvenlik sorunlarının dönüşümünü takip edebildiğimiz bir dönem olarak dikkat çekmektedir.

  • 11 Kas 2023 - 02 Ara 2023
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Türkiye - AB İlişkilerinin 60. Yılı ve Geleceği Konferansı

  • 24 Eki 2023 - 24 Eki 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

7. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar ve başarıyı...