ABD ve AB’nin ekonomik ambargosuna ilave olarak, petrol fiyatları üzerindeki finansal güdümlemeler, Rusya’nın Ukrayna politika ve stratejilerini değiştirmeye yetmedi.
Toplumları mutlu etmeyen ekonomik sistemler bir gün mutlaka yıkılırlar. Bilindiği gibi, İkinci Dünya Savaşı sonrası iki sistemli siyasi ve askeri yapı ve ona bağlı iki farklı ekonomik sistem dünyaya egemen hale geldi.
Yunan halkı Çipras’ın partisine oy vererek Perikles’in yaptığı gibi, 2500 yıl sonra siyaseti yeniden insan odaklı, siyasileri de yeniden erdem ve vatanseverliğin merkezine davet etti.
Bugünkü teşkilatı ile Türk Deniz Kuvvetleri 1957 yılında kuruldu. 1923-1957 arasında Genelkurmay Başkanlığına bağlı bir şube konumunda idi.
İstanbul’a çok yakın olan ve tarihte Prens Adaları olarak bilinen adaları zannederim bilmeyen yoktur. Bunlardan Heybeliada’yı tarihsel, kültürel ve bilimsel anlamda farklı bir yere koymak gerekir.
Son iki yüzyılın dış siyasetini askeri güç yönlendirdi. Katılanların sayısı, sonuçları ve uzun vadeli etkileri yönüyle 19 yüzyılın en büyük savaşı 1853 Kırım Savaşı oldu.
Dünya tarihi, askeri gücün kullanılmasının kaçınılmaz hale geldiği hayati durumlar ile küçük grupların çıkarları uğruna kullanıldığı hukuka ve adalete aykırı durumlar ile doludur.
Giriş
Milletler ancak köklerine ve dillerine sahip çıkarak tarih sahnesinde kalabilirler. Bu kapsamda yapılabilecek en önemli ve kolay işlerden biri, dünyanın neresinde olursa olsun şehitlere sahip çıkmaktır.
Irak Şam İslam Devleti olarak adlandırılan IŞİD Suriye’de doğdu. IŞİD, Rusya’nın Esad rejimine verdiği kararlı ve sürekli destek ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), Irak El Kaidesi olarak adlandırılan
Gazze Şeridi Akdeniz kıyısında 40 kilometre uzunluğunda dar bir sahil şerididir. Adını en büyük şehri Gazze’den alan bu bölgede 1,4 milyon Filistinli barınmaktadır. Gazze Şeridi hiçbir ülke tarafından bağımsız bir devlet veya devlet bölgesi olarak kabul edilmemektedir.
Her şey Ukrayna Cumhurbaşkanı ViktorYanukoviç’in, 29 Kasım 2013 tarihinde Litvanya başkenti Vilnius’ta yapılan Doğu Ortaklığı zirvesinde AB ile ortaklık anlaşması imzalamaktan son anda vazgeçmesi ile tetiklendi.
Rum mezaliminden kurtuluşundan 40 yıl, KKTC’nin kuruluşundan 31 yıl sonra kuzey Kıbrıs’ı ziyaret ettim. Baharın başladığı 1-6 Nisan 2014 tarihleri arasında Ada’yı (KKTC) doğudan batıya, kuzeyden güneye gezdim. Tarih, sosyoloji, doğa, kültür, ekonomi ve siyasi alandaki gözlem ve değerlendirmelerimi sizlerle paylaşmaya çalışacağım.
Sinop'a yolu düşenler merkezdeki itfaiye binasının karşısındaki yeşil alan içinde bir anıt görürler. Bu anıt 1853’de vefat eden deniz şehitleri anısına 24 Temmuz 1923’de yapılmıştır. Cumhuriyeti kuranlar 170 yıl sonra şehitlerine de sahip çıkmışlardır.
Kırım’a sıçrayan Ukrayna iç krizi Rusya’nın devreye girmesi ile uluslararası bir boyut kazandı. AB ve ABD’nin Ukrayna’daki muhaliflere verdiği destekle başlayan siyasi krize NATO da dâhil oldu.
Giriş
Ukrayna’nın başkenti Kiev’de başlayan olaylar Kırım’a da sıçradı. Yani Karadeniz’e. Türkiye Ukrayna ile Karadeniz üzerinden komşudur. İşin ilginç yanı 1992’den beri Rusya ile de kara komşuluğumuz bitti. Deniz komşusu olduk.
1974’den bu yana barış ve istikrar adası haline gelen Kıbrıs’ın doğu Akdeniz’deki stratejik önemini tekrarlamaya gerek yok. Ancak 10 yıl sonra alelacele başlatılan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) görüşmelerinin esas nedeni, Rusya’nın bölgede çok önemli bir tutunma noktası olabilecek güney Kıbrıs’tan faydalanmasını önlemek ve kadim müttefiki Kıbrıs Rumları ile olan stratejik ilişkisini zayıflatmak ve orta vadede sona erdirmektir.
Kuruluşundan itibaren yaklaşık yüz yıl içinde aşiretten imparatorluğa yükselen Osmanlılar ekonomik, teknolojik ve idari açıdan çağın ruhunu yakalayamadılar.